Anladım iyice, Bayburt’un temel sorunu, Bayburtluların çözümleyici düşünmeye yatkın olmaması… Olayları, olguları tümden duygusal ve kendi doğrularına göre değerlendirmesi…

Bir de “Bayburt’ta yaşayan Bayburtlu-Bayburt’ta yaşamayan Bayburtlu” ikilemi var ki evlere şenlik. “Bayburt sevgisi” ipotekli! Bayburt’u sevmek, onu düşünmek için illâ ki Bayburt’ta yaşamak gerekiyor sanki! Bu düşüncenin ne denli yanlış olduğunu sergilemek ayrı bir yazı konusu olmalı.

Ben, bana göre Bayburt’un geleceğine ilişkin en anlamlı ve en gerçekçi bir açılımdan “Bayburt’umu Bana Geri Ver!” girişiminden söz etmek istiyorum.

Bu girişimi irdelemeden önce, Bayburt Postası’nda çıkan ve aşağıda listelediğim makalelerimi anımsatmak istiyorum.

* 25.10.2011; 04.12.2011; 22.12.2011; 17.01.2012; 06.03.2012 tarihlerinde yayımlanan “ŞENOL BAYBURT” adlı makaleler dizisi.
* 23.01.2013; “BAYBURT NEYİ ARIYOR?”
* 21.03.2013; “YAPTIM MI, YAPACAĞIM MI?”
* 24.02.2014; “21 ŞUBAT RUHU”
* 02.05.2014; “BAYBURT NEYİ BEKLİYOR?”
* 06.06.2014; “BAYBURT MUTLU(MU)?”
* 15.07.2014; “BAYBURT’UN BAYRAMLIĞI”

Bu makalelerin tümünde Bayburt’un temel sorunları –çoğunda geçmişe özlemle yoğunlaşmış olarak- irdelenerek tartışmaya açıldı. Bu yazıların tümüne toplam 46 yorum getirildi. Bu makalelerin kaç kez okunduğunu da bilmiyorum. Site yöneticisi bu konuya açıklık kazandırır sanırım. Bu isteğim, Bayburt’un sorunlarını irdeleyen makalelerin gördüğü ilgiye açıklık kazandırmak. Makalelerde öne çıkarılan düşüncelerin yeterince yorumlanmadığı açık. Acaba yeterince okundu mu? Bayburtluların bu konulara yönelik ilgisinin belirlenmesi açısından çok önemli… Beklediğim ilginin boyutlarını gösteren ve yukarıdaki makalelere yazılan iki yorumu paylaşmak istiyorum.

“…Sizin anlattığınız ve özlemini duyduğumuz eski yılları şimdi mumla arıyor ama maalesef bulamıyoruz. Ben bir basın mensubu olarak öz eleştiri yaparak şunu söylemek istiyorum, Bayburt’taki yerel basın Bayburt’un sorunlarını cesaretle gündeme getirmediği ve kamuoyuyla paylaşmadığı sürece Bayburt’un eksiklerini düzeltme şansını yakalaması mümkün olmayacaktır. Sorunlarımızı inşallah tartışarak ve birbirimizin düşüncelerine saygı göstererek siyasete bulaştırmadan çözeriz…”

Bu yoruma katılmamak mümkün mü? Bu yorumun altına tüm Bayburt sevdalılarının imza atması gerekmez mi? Kenan Bey’in açtığı tartışmanın ufku bu yorumda şekillenmemiş mi? Ne yaptı Kenan Yavuz? Çoğu Bayburtlunun söyleyemediklerini dillendirdi; Bayburt Postası da sayfalarında yer verdi. Bu düşüncelerin neresinde siyaset var? Hele yorumun yukarıda alıntılanan “… siyasete bulaştırmadan…” bölümüne ne kadar gereksendiğimiz açık değil mi?

Şimdi bir de ikinci yorumu getiriyorum:

“…Güzel tespitleriniz var, yazmaya devam edin, illaki okuyup söylediklerinizden kendine pay çıkaran insanlar vardır…”

Pay çıkaran var mıdır acaba dostum!? Varsa bile yeterli midir?

“Bayburt’umu Bana Geri Ver!” yazısını her Bayburt sevdalısı okumalı, içselleştirmeli, her türlü önyargıdan arınarak değerlendirmelidir. Elbette katılmadığımız bölümler olabilir. Onlara da mantıklı, amaca uygun, geleceğe yönelik önerilerle katkı sağlanmalıdır.

Bayburt’u gerçekten sevenlerin yapması gereken budur!...

Gerçek Bayburt sevdalılarının çığlığı olmalıdır “Bayburt’umu geri istiyorum!”