Artık üç yaşındalar
Her ilgiden bilgi çıkmaz
bilgi çıkaran ilgileri var onların
gök cisimleri ve deniz canlıları.
Deniz kızı’nın ardına düşmüştü atalarımız
“denizgizi”ni araştıracak yerde...
İkiz torunlarım Alaz’la Uraz
deniz gizinin peşindeler bu yaşta
balinaları, yengeç ve kaplumbağaları seviyorlar
ahtapotlara ise tutkunlar.
Sekiz kollu, sekiz yürekli ve dokuz beyinli bu ilginç canlılarla
ben de
Uraz ve Alaz dolayımıyla
ilgilenip bilgilenmekteyim.
Vücutlarındaki 500 milyon sinir hücresinin
350 milyonu kollarında ahtapotların
beyinlerindeki ileri hesaplama yeteneği kollarına iletildiğinde
her kol
önemli bir hesaplama bölümü
ve duyusal bir motor entegrasyon odağı oluvermekte.
Diyorlar ki bilim insanları:
“Ahtapotların zihnini incelemek ve anlamak
uzaydaki zihinsel yaşama ulaşmada yardımcı olabilecek”
ve bu bulgu, ahtapotların uzaydan geldiği savını da tartıştırıyor elbet.
Bunu dedim bir gün kızıma ve damadıma
Alaz tepki gösterdi hemen:
“Hayıyahtapotlay uzaydan geymemiş, uzayda ahtapot oymaz”
ve gidip uzayla ilgili kitaplarını getirdi bana
“İşte bak dede uzayda ahtapot yok
Satüyn vay, Uyanüs vay, Neptün vay…”
Bu bilgiler karşısında gerilemeyecek dede var mıdır?
Ahtapot oyuncaklar da çok zor bulunuyor
Geçen gün İzmit’in bütün oyuncakçılarını dolaştım
Yok yok yok
Son oyuncakçı da bir tane var, çok da güzel
İki tane olmalı yoksa kavga ederler
Yok yok yok…
Neyse ki teki paylaşmaya razı oldular
İşin içinde ahtapot olunca
Anne ve babası Alaz’la Uraz’a hiç silah oyuncak almadılar
Hayvanat bahçesi kadar varsıldır
oyuncak hayvan envanterleri.
Alaz’ın özel oyuncağı bir kualası var, onunla yatıyor
Kuala ne bilirdim, torundan öğrendim bunu da.
Siren çalan itfaiye, cankurtaran ve polis araçları
onların diliyle “Nönnü”ler
ikizlerimizin en önemli oyuncaklarından.
Kamyon, taksi, kepçe ise sevmede bir alt kümedeler
velegolar pek çok
resim malzemeleri de var, defter, boya
ve küçük çapta bir çocuk kütüphanesi oluşturacak sayıda
öğretici kitaplar
resimli ve rengârenk
hepsini kaç kez okuttular bize, okutmaktalar
hepsini ezber ettiler.
İşte böyle… Bunlar bugünün çocukları…
Ben onlara “kuzular” diyorum, onlar ahtapot seviyorlar.
Anlam seziyorum onların masmavi derin deniz gözlerinde
anlam sürüyorum karman çorman çizdikleri izlerde
neler buluyorum neler çocukça gizlerde
ve o ahtapotlar
çok beyinli, çok yürekli, özel algılı ahtapotlar
sanki olamayacağım uzak yarınlar bağlamında
onların geleceğini imliyorlar bana
Bugün yine şiirden gittik Dostlar, şiirsiz olmuyor, şiirsiz kalmak olmuyor.