Bayburt’un en eski fotoğrafçıların biri olan Ahmet Yavuz’un 1950 yıllarda kurduğu Foto Yavuz 75 yılı geride bıraktı. Ahmet Yavuz’un oğlu Sadık Yavuz tarafından işletilen Stüdyo Yavuz, 1967 yılından bugüne ise Turan caddesindeki yerinde hizmetini sürdürüyor.
1948 yılında askerliğini yaptığı esnada öğrendiği fotoğrafçılık mesleği ile evine dönen Ahmet Yavuz, askerlik öncesi gibi katırla Çaykara’dan kereste çektiği bir günün sonunda babası ile tartışır ve dönemin gurbeti olarak en çok tercih edilen Zonguldak’ta soluğu alır. Maden Ocakları ile ünlü olan Batı Karadeniz’in bu güzide şehrini tercih etmesindeki asıl sebep ise fotoğrafçılık mesleğidir. Mesleğin en iyi ustaları Zonguldak’ta yetişmektedir. Körüklü bir makine alır, sokak sokak fotoğraf çekerek, akşam Foto Baysan’da filmleri çıkartıp sahiplerine teslim eder. 1953 yılında istemediği halde son bulan Zonguldak günlerinin ardından Bayburt’a döner. Semercilik caddesindeki Konak Otelde bir oda kiralar, bu odada kendisine karanlık oda da oluşturarak fotoğrafçılık mesleğine devam eder. Sonrasında Hafız Osman caddesinde ilk işyerini açar. Kısa bir zaman sonra Şair Zihni caddesindeki yeni yerine geçer. 1966 yılında Turan caddesinde başlattığı inşaat tamamlanınca 1967 yılında yeni yerine geçer. Ahmet Yavuz’un Şair Zihni caddesindeki yerinden itibaren yanında bulunan oğlu Sadık Yavuz (74) anlatıyor bunları. Sadık Yavuz bugün halen Stüdyo Yavuz’daki mesaisini sürdürüyor.
Sadık Yavuz 1950 yılında Bayburt’ta doğdu. İlkokul ve ortaokul eğitiminin ardından liseyi Bayburt Lisesi’nde okudu. Bayburt Lisesi’nin ilk mezunlarından olan Sadık Yavuz, okul etkinlikleri kapsamında tiyatro oyunlarında sahne aldı. Fikret Algan, Turgut Başağa ve Hanefi Ağın ile sahneye çıktığı ‘Hazreti Ömer’in Adaleti’ ve ‘Erkek Güzeli’ adlı oyunları hatırlıyor.
Lisede okuduğu yıllarda ulusal anlamda yayın yapan gazetelerin Anadolu’da mubabir arayışları devam etmekteydi. Foto Yavuz’un hemen karşısındaki Hoca Ali Efendi Matbaası’nda fotoğraf stüdyosundan arda kalan zamanlarını geçiriyor, en yakın arkadaşlarından biri olan Yakup Okutmuş’la gazetenin kurucusu olan Osman Okutmuş’a yardım ediyordu: “Bayburt Postası’ndan gazeteciliğe dair alt yapıyı aldım. Mektepti Bayburt Postası açıkçası.”
60’lı yıllarda Tercüman gazetesinden gelen teklifi olumlu cevaplayıp, ilk haberinin gazete sütunlarında yayınlanması ve gazetede ismini gördüğü anı unutamıyor:
"Babam Hürriyet’te çalışmıştı ama sade fotoğrafları yayınlanıyordu. Ben bir adım daha ileriye götürerek muhabirlik de yapmaya başladım. Tercüman gazetesinde başladım. İlk haber neydi hatırlamıyorum ama ismimi gazete sütunlarında gördüğümde duyduğum sevincimi anlatamam. Büyülenmiştim açıkcası ve o büyü ile birçok yerde çalıştım. Türk Haberler Ajansı kuruldu bir zaman sonra orada devam ettim, uzun yıllar bu görevimi sürdürdüm. Daha sonra Karadeniz gazetesinde, Kuzey Haber gazetesinde çalıştım. Askerlik dönüşü Hürriyet Bölge Gazetesi çıkarmaya başlayınca oradan teklif aldım ve çalışmaya başladım. Bu süre zarfında yüzlerce haber yaptık. En son İhlas Haber Ajansı’nda çalıştım ve 2005 yılında mesleğe zoraki veda etim ve bir daha dönmedim.”
Sadık Yavuz’un bir de Bayburt Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı dönemi var. Zamanın bir avuç gazetecisi ile kurularak büyük bir başarıya imza atılan Bayburt Gazeteciler Cemiyeti’nin kurucu üyelerinden Sadık Yavuz. 1993 yılında başkanı olduğu Bayburt Gazeteciler Cemiyeti’ndeki bu görevini 15 yıl boyunca sürdürdü. Onlarca program ve etkinliğin yapılmasına ön ayak oldu.
Sadık Yavuz, fotoğrafçılık ve gazetecilik mesleği ile geçen hayatının en güzel günlerini yaşadığı Foto Yavuz’u halen sabahın erken saatlerinde açarak mesleğini sürdürüyor. Karanlık oda, dönemin flaşı olarak sayılan ‘sarı ışık’ ve ardından dijital fotoğrafçılıkla da tanışan Sadık Yavuz, gazeteciliği ise hayatının en önemli mesleği olarak sayıyor.