O şiirin son iki dizesi herkesin ağzına düştü:
"Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır."
Peki bu şiirin tamamı nasıldır? Şairi kimdir? Şairi Mithat Cemal Kuntay'dır, bunu da çoğu kimse bilmiyor. Tamamını bilense, devede kulak bile değil. Ve işin içine "arazi arsa" gibi kavramları sokanlar oldu son zamanlar da bir de…
Bu şiirin tamamını aşağıya alayım önce, sonra bir iki kelam ederiz:
ON BEŞ YILI KARŞILARKEN...
Kim derdi yarılsın da nihayet yerin altı,
Bir anda dirilsin de şu milyonla karaltı.
Topraklaşan ellerde birer meşale yansın.
Kim der ki şu milyonla adam birden uyansın.
Kim derdi seher yıldızı doğsun da bir evden,
Kaçsın da cehennemler o bir dalma alevden,
Canlansın ışık selleri olsun da o damla
Beş devletin öldürdüğü devlet bir adamla.
Kim der ki en son rakamlar da delirsin.
On beş asır on beş yılın eb'adına girsin.
Dünyaları bir fert evet oynattı yerinden,
Sarsıldı demirler evet azmin demirinden.
Mazi yıkılıp gitti evet fesli, kafesli:
Lâkin bugünün ey granit bünyeli nesli,
Bir şey ele geçmez şerefin sade adından.
Sen arşı bırak, varsa haber ver kanadından.
Gökten ne çıkar? Gök ha büyükmüş ha değilmiş,
Sen alnını göster ne kadar yükselebilmiş.
Gökler çıkabildin, uçabildinse derindir,
Tarihi kendin yazıyorsan, eserindir.
Bahsetme bugün sade dünün mucizesinden,
İnsan utanır sonra yarın kendi sesinden.
Asrın yaşamak hakkını vermez sana kimse;
Sen asrını üstünde izin varsa benimse;
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır.
Evet anlayan anladı, şiir, Cumhuriyetimizin 15’inci yıldönümü için yani 1938 yılında, Atatürk’ün öldüğü yıl yazılmış. Cumhuriyeti ve onu kuran insanın büyüklüğünü vurguluyor ustalıkla.
Dilerim Türk gençleri ezberlerler bu şiirinin tamamını ve dilerim Mithat Cemal Kuntay’ın “Üç İstanbul” adlı o önemli ve sıra dışı romanını da okurlar.
Ben bu arada bu değerli yazardan derlediğim birkaç özdeyişi sunarak yazımı bitireyim:
“Tarihin masallaşması ne kadar güzeldir”
“Hangi insan yalnız kaldığı zaman erdemlidir”
"Fennin çelik dişi, din'in çürük kafasını delik deşik etti."
“İzdivaç daima gençtir”
“Kadınlar kocalarıyla susarlar, âşıklarıyla konuşurlar”