Bayburt Postası - TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen 'İklim Kanunu'na Hayır' çağrısında bulunan Bekmezci, "Sayın Milletvekilimiz Orhan Ateş, bu kanun teklifine 'hayır' oyu kullanmanızı milletimiz ve ülkemiz adına sizden talep ediyoruz. Aksi bir durumda geleceğimize vurulacak prangada sizin de katkınız olacaktır. Kamu vicdanı sizi ve bu kanun teklifine 'evet' oyu kullanan milletvekillerini asla affetmeyecektir. Kardeşlik görevimiz gereği sizi ve şahsınızda tüm milletvekillerimizi uyarıyoruz" dedi.
Bekmezci, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"İklim değişikliği ile mücadele’ başlığı, küresel sömürü sisteminin yeni sömürü aracı olarak karşımıza çıkmaktadır. Yeşil kalkınma, karbon ayak izi, iklim krizi, küresel iklim değişikliği gibi kavramlara dayandırılan uygulamalar, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri yeniden sömürmenin yolunu açmaktadır. Zira iklim değişikliğine sebep olduğu söylenen karbon salınımını, dünyanın dev devletleri ve çok uluslu şirketler gerçekleştiriyor. Bu ülkelerin Paris İklim Anlaşması’ndan çekildiği haberleri de farklı soru işaretleri uyandırmaktadır.
Yeşil kalkınma, yeşil dönüşüm ve sıfır karbon emisyonu gibi görünürde müspet kavramlarla İklim Kanununun sebep olabileceği zararlar gizlenmeye çalışılmaktadır. Doğa için atılacak müspet adımların herkesçe destekleneceği bir ortamda, paydaşların görüşü alınmadan, üstelik kamuoyunun tepkisine rağmen İklim Kanunu adlı düzenlemenin meclisten geçirilmeye çalışılması düşündürücüdür. Bu yaklaşım ülkemize ve insanlığa faydalı olmayacaktır. Ülkemizin ilgili konuda ar-ge, kanun yapma ve uygulama kapasitesi güçlüdür. Çok uluslu şirketler ve dev devletler herhangi bir kısıtlamaya gitmeden faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu durum; ülkemizin üretim ve kalkınmasını kısıtlayacak olan bu kanuni düzenlemenin bir dayatma olduğunu göstermektedir. Kanun ana çerçeve olarak tehlikeli gibi gözükmese de sorunlar uygulamalarda ortaya çıkacaktır. Tarım ve Hayvancılığı doğrudan etkileyecek olmasına rağmen İklim Kanun Teklifinin Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu’nda konuşulmadan TBMM Genel Kurulu’na getirilmiş olması yasama süreci açısından problemlidir. İklim Kanun Teklifi, kamuoyunda ciddi soru işaretleri, endişeler ve tepkiler uyandırmıştır ancak yetkililer tarafından bunları giderecek herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Milletin seçilmiş temsilcileri kamuoyunun tepkilerini görmezden gelemezler. Kanuna dayandırılacak uygulamalarla; sanayinin daraltılması, tarımsal ürünlerin kısıtlanması, sığır üretiminin azaltılması tehlikeleri söz konusudur.
İklim Kanunu’nu oylayacak olan siz değerli vekilimize, sorumluluğunuzun hayati önem taşıdığını hatırlatıyor, parmaklarınızın ucunda olan ülkemizin ve nesillerimizin geleceği için sizi düşünmeye, tarihin aklıselim tarafında karar almaya davet ediyoruz."