Evlilik müessesesi toplumun en temel ve olmazsa olmaz birimidir. Bu birimi ayakta tutabilmek günümüzde zor bir zanaat...
Evlilik deyince; sıcak, huzur dolu, hayırlı çocuklar yetiştirmek için inşa edilen yuva gelirdi akla. Günümüzde ise üzülerek belirtmek istiyorum ki, işlev mutlak manada "istisnaları tenzih ederek" değişmiştir.
Evlilik müessesesiyle artık yuva değil şirket kurma müessesesi haline dönüşmüştür...
Tanıştırılmak için bir araya getirilen insanlar "maaş, araba, ev gibi" unsurlara göre hareket ederek tamamen maddeye yönelik evlilikler vücuda getiriyorlar. Maddeye dayalı başlayan evliliklerin kaçınılmaz sonu adliye koridorlarında bitiyor.
Not; Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) raporları ürpertici madde evliliğini en yalın şekilde ortaya koyuyor.
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri 2013
Türkiye geleni 2013 yılı evlilik sayısı; 600 138.
Türkiye geneli 2013 yılı boşanma sayısı; 125 305.
Ortalama her 4 evliliğin 1'i boşanmayla nihayetleniyor!
Bu gelinen noktada Devlet başta olmak üzere herkese sorumluluk düşüyor. Yerdeki karıncanın rızkını tanzim eden Allah yarattığı kullarını aç bırakır mı?
Kanaatkar değiliz! Toplumca kanaatkar olmamakla birlikte desinlere hayat tüketen, gösterişe önem veren, bankalarla nişanlı bir toplum olduk.
Beklenti yüksek olunca ya yanlış tercihle yapılan evlilikler vücuda getiriyoruz, ya da evlilikten kaçan "evlilik düşmanı" insanlar halini alıyoruz...
Evlilik müessesesi "yuva kurma", evlilik şirketi önüne geçilmezse evlilik holdingine dönüşmeden kendimizden başlayarak dilimiz döndükçe çevremize anlatmakla yükümlüyüz!
Allah herkese halden anlayan, nikah masasında verdiği söze sadık kalan eş nasip eylesin...