Rene Matloch kitabından söz etmiştim.

“Hepiniz Türksünüz” diyordu ve bütün insanlara hitap ediyordu. Bu görüşün doğru olmadığını söyledim.

Dedim ki: “Ey dünya milletleri hepiniz (biraz) Türksünüz…"

Ve dedim ki: "Kavimlerin oluşması Tarım Uygarlığından sonradır. Tarım Uygarlığını başlatanlar Türklerdir. Ve Dünyanın ulaşılabilen her yerine bu uygarlığı götürmüş ve kavimlerin oluşmasını sağlamışlardır. Bu yüzden bütün kavimlerin dilinde, dininde, kültüründe ve çok az oranda olup yüzyıllar içinde tasfiye olsa da kanlarında biraz Türklük vardır.”

Bunu dedim.

Ama şimdi de diyorum ki: “Ey dünya milletleri hepinizde biraz İngilizlik de vardır.”

Neden mi? Tarım Uygarlığı binlerce yıl sürdü. Türk etkisi çok köklü yerleşti. Ama bundan üç yüz yıl önce başlayan Sanayi Uygarlığını İngilizler başlattı. Bütün Dünya yoğruldu ve yeniden oluştu. Bu yüzden bütün milletlere biraz İngilizlik bulaştı.

Peki Amerika nerden çıktı? Amerikanın bulaşması “Bilgi Devrimi, Bilgi Çağı” denilen büyük devrimden çıktı. 1955’lerde başladığı söylenir. Adına “Sanayi Ötesi, Uzay, Atom…” çağı gibi adlar verildi. Bir dönemdir “Bilgi Çağı, Bilişim Çağı” adları verilir oldu. Bilgi Çağını ABD’nin arkasından yakalayan Japonya, Almanya, İsveç, Fransa gibi ülkeler üretici olarak yeryüzü üstündeki yerlerini aldılar. Ötekiler ise ötelendiler. Ve tüketici olarak “Yeni Sömürgeciliğin” sömürüsüne sürüklendiler. Çağın bütün gereçleriyle ABD milletlerin üstüne abandı… Sonunda bugün yeryüzünde yaşayan herkes (biraz) ABD’li…

“Ey dünya kavimleri hepiniz biraz Türksünüz” derken “Biraz İngiliz, birazda ABD’li” diye ekleyebilirim. Ama bir ayrımı ayırarak “Türk etkisi en az on bin yıl sürmüştür. Köklerdedir. İngilizler iki yüz yılı geçince öncülüğü ABD’ye kaptırdılar. ABD etkisi yetmiş yıla daha ulaşabilmiş değil…”

Bu yazılar Türk düşmanlarına, Türk ırkı yok diyenlere karşı Türklüğü savunmak için yazılmıyor. Amacım Türklere Türklüğün ne olduğunu hatırlatmak…

Kıvansınlar ve dövünsünler diyerek…
Yani dizlerini dövsünler.

Atatürk’ün dediği gibi: “Türkler Atalarının yaptıklarını öğrenerek kendilerinde de öylesi büyük işler yapmak gücünü bulacaklar.”

Ben bu yaklaşıma ek yapıyorum. “Türkler Atalarının yaptıklarıyla övünecekler, kıvanacaklar ve sonra dizlerini dövecekler.”

Niye mi? “Niye şimdi bu durumdayız, diye…”
Niye şimdi bu durumdayız?

Çünkü Tarım Uygarlığını biz başlattık.
Tarım Uygarlıkları döneminde biz önden yürüdük.

Bilimde…
Bilimin üretime uygulanmasında…
İnsanlığın değerlerinin yükseltilmesinde…

Ama Sanayi Devrimini kaçırdık.
Çünkü o devrime yol açan “Bilim bilincinden uzaklaştık…”

Böyle olunca da öncülük ve öncelik İngiltere’ye ve onun arkasından hemen Sanayi Devrimini gerçekleştirenlere geçti.

Bizim ülkelerimiz, Batı Türkeli (Türkiye), Doğu Türkeli (Türkistan), Güney Türkeli (Babürlü Hindistan) ve Orta Türkeli (Kafkasya) sanayileşen toplumların sömürgesi oldu. Sonra da dağıtıldı.

Kırk yıldır bir gerçeği Bütün Türkeli halklarına, ama asıl yöneticilerine ve yönlendiricilerine anlatmaya çalışıyorum: BİR TAKIM ÜLKELERİN, DAHA YENİ GİRDİĞİ BU GÖRKEMLİ ÇAĞA YANİ BİLGİ ÇAĞINA ONLARLA BİRLİKTE VE HATTA ONLARI DA AŞARAK, AMA MUTLAKA ÜRETİCİ OLARAK GİRMELİYİZ… BU BİR İNANÇ KONUSUDUR. DİRENÇ KONUSUDUR. KARAR VERİRSEK BAŞARIRIZ…

ÖNCE BİLMELİYİZ…
SONRA BİLİM BİLİNCİNE ERİŞMELİYİZ…

İlk bilmemiz gereken “Tarih İçindeki Derin Yerimiz”dir.