Yaşanılan coğrafya bir toprak parçasından öte, yaşayanlarca o bölgeye verilen adlarla mana bulur. Bölgenin adlarını hem genel hem de lokal manada araştırmak ve ortaya çıkarmak “Toponomi” açısından çok önemlidir. Türklerin konumuna uygun olarak araziye ad koyma konusundaki becerileri, onların kültür zenginliği için çok önemlidir.

Yaşanılan coğrafya bir toprak parçasından öte, yaşayanlarca o bölgeye verilen adlarla mana bulur. Bölgenin adlarını hem genel hem de lokal manada araştırmak ve ortaya çıkarmak “Toponomi” açısından çok önemlidir. Türklerin konumuna uygun olarak araziye ad koyma konusundaki becerileri, onların kültür zenginliği için çok önemlidir.

Bu nedenle yer adlarının incelenmesi, araştırılması, kültürel manada mevcut bölgelerinde geriye kalan değerleri tanımak, lokalize etmek, açıklamak ve yorumlamak; geçmiş toplumlar için tarih ve kültür açısından bir belge olarak değer kazanır. Bu araştırmaların sonuçları tarihi yerleşme açısından, coğrafya ve etnografya araştırmalarının temel kaynaklarını oluşturur.

1071 öncesi Anadolu’ya Orta Asya’dan, Kafkaslardan, Karadeniz kuzeyinden ve Tuna boylarından; Türkler, Sakalar (İskitler), Hazar, Kuman (Kıpçak), Peçenek, Uzlar ve diğerleri çeşitli şekillerde gelerek, özellikle beş nehir etrafına yerleştiler.

“Malazgirt Zaferi”nden sonra Sultan Alparslan, Malazgirt’teki yararlıklarından dolayı İl Beyleri ve Emirlerine Anadolu hakimiyet bölgelerini vermiştir. Bunlardan Saltukoğulları adı verilen Ebul’Kasım adlı Türk beyine Erzurum, Oltu, Tortum, İspir, Tercan ve Bayburt bölgesini emirlik olarak vermiştir.
 
Biz bu yazımızda konuyu Bayburt penceresinden değerlendirerek “Beş Nehir Boyunun Türklüğü” isimli eserden ve diğerlerinden faydalanarak Türklerin bölgeye verdikleri adları inceleyeceğiz.

1- BAYBURT (Selim-KARS): Bayburt’a ve bir köye adını verenler Bayburtlu Türkmenlerdir. Büyük bir kısmı İran’a giden Türkmenlerin dışında kalanlar bu köyü ve Bayburt ilini kurmuşlardır.

2- ÇORUH NEHRİ: Mescit ve Kop Dağlarından suyunu alan, ismi Bayburt ile özdeşleşmiş olan Çoruh Nehri, Batum’dan Karadeniz’e dökülür. Adını Sakaların bu bölgeye gelen en büyük kolu “Çor’uk /Çorlar”dan almıştır.

3- BARKAR (Barkal Dağları): Bayburt’un kuzeyinden, Artvin’in batısına kadar Çoruh Irmağının solunda uzanan 3.937 metre yükseklikteki sıra dağların adıdır. Coğrafyacılarla, haritacılar bu sıra dağları “Trabzon Dağları”, ”Soğanlı Dağları”, “Tatos Dağları” ve “Rize Dağları” gibi adlarla tanımlamışlardır. Fakat O. Turan, H. Saraçoğlu, Tursun Beg, Neşri, Aşık Paşazade ve Danışmendname’de “Barkar Dağı” adı vardır. Strabon, Plinus, Khorenli Movses ve S.Baratof’da bu dağın adı geçmektedir. Çoruh nehrinin solunda bulunan bu dağlara adlarını verenler, Kıpçakların “Barkar/Balkar” kolundan, Dağıstan’ın batısında “Karaçay-Balkar” bölgesinde yaşayan guruptur. Kafkasların ötesindeki Bulgar (Karaçay-Balkar) memleketinde çıkan karışıklar nedeniyle Bulgar grubu güneye göçerek Bayburt Ovasına yerleştiler. Fatih Sultan Mehmet 1461’de Trabzon’u almak için Bayburt’tan kuzeye yürürken Çoruh Nehri’nin sol kıyısının arasında kalan dağların adı “Balkar-Barkal” idi. Yine bugün Bayburt’ta yaşayanlar kuzeyden esen rüzgarlara Balkar Rüzgarı derler.

Devam Edecek