Osmanlı Yeniçeri Ordusunu kurdu. Hacı Bektaş Veli'nin yüksek tarikatına emanet etti. Bektaşilikte eğitilen yeniçeri, yediği üzümün bedelini asmanın dalına astı. Yeniçeri, gülbağında derdi ki:
Osmanlı Yeniçeri Ordusunu kurdu. Hacı Bektaş Veli'nin yüksek tarikatına emanet etti. Bektaşilikte eğitilen yeniçeri, yediği üzümün bedelini asmanın dalına astı. Yeniçeri, gülbağında derdi ki:
Sayılmayız parmak ile
Tükenmeyiz kırmak ile
Taşramızda sormak ile
Kimse bilmez halimizi
Taşramızdan bakıp, ordan burdan bir iki kırıntı çalıp bizi anladıklarını sananlar kendilerini aldattılar.
Bakınız, ne demişti Hoca Ahmet Yesevi Hacı Bektaş Veliye:
"Sen de Anadoluya (Rum diyarı: Roma Ülkesi) yönelesin. Orada sermest abdallar ve gerçekler çoktur. Doğru meşrepler ve silsileler Muhammed Ali'ye çıkar. Amma yol bilmezler. Seni rum erenlerine baş kıldık."
Anadolu da elbette Hacı Bektaş’tan önce de dervişler vardı. Onların üzerine başkan olarak gönderildi, Hacı Bektaş. Derledi, düzenleştirdi ve yaygınlaştırdı.
Ya siz nasıl anlamıştınız Hacı Bektaş'ın "önce himmet yerine buğday istedi diye" Yunus Emre’yi Tabduk Emre'ye göndermesini?
Tabduk da tapmıştı. Yani bulmuştu, olmuştu ve oldurmağa elverişli ve yetkiliydi. Yine de onun da başı Hacı Bektaş'a bağlıydı.
Şimdi, bir daha görelim bakalım ne demiş Pir Hoca Ahmet Yesevi ve onu nasıl tekrar etmiş Yunus Emre...
Bu şiirlerin onların olduğunu bilerek:
Hoca Ahmet Yesevi dedi ki;
Aşkın kıldı şeyda meni
Cümle alem bildi meni
Kaygım sensin tün ü küni
Menge sen ok kereksen
Yunus Emre bunu şöyle dedi;
Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dün ü güni
Bana seni gerek seni
Hoca Ahmet Yesevi dedi ki;
Alimlere kitap kerek
Sufilere mescid kerek
Mecnunlara leyla kerek
Menge sen ok kereksen
Yunus Emre bunu şöyle dedi;
Sufilere sohbet gerek
Ahilere ahiret gerek
Mecnunlara Leyla gerek
Bana seni gerek seni
Hoca Ahmet Yesevi dedi ki;
Feda olsun senge canım
Töker bolsan menim kanım
Men kulunmensen sultanım
Menge sen ok kereksen
Yunus Emre bunu şöyle dedi;
Eger beni öldürseler
Külüm göge savuralar
Toprağım anda çağına
Bana seni gerek seni
Hoca Ahmet Yesevi dedi ki;
Hoca Ahmet menim atım
Tün ü küni yanar odum
İki cihanda maksudum
Menge sen ok kereksen
Yunus Emre şöyle dedi;
Yunus'dur benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksudum
Bana seni gerek seni
Sağolsun Molla Kasımlar... Onlar gündeme getirsinler tersinden... Biz de doğrusunu yazalım. Ne demişti büyük usta Necip Fazıl bu hususta.
Ey karşıtım sen benim ifadem ve hızımsın
Gündüz geceye muhtaç bana da sen lazımsın.
O “düşmanım” demişti ama biz “karşıtım” dedik... Ne düşmanı?
Adımız miskindir bizim,
Düşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayız
Kamu alem birdir bize.
Bu arada küçük bir ek: Bugün ki Türkistan Türkleri Yunus Emre'yi çok rahat anlıyoruz diyorlar. Neden ki?
Mart / 2010