Bayburt Postası - Yıllardır 'çalışma var' denilerek kirletilen su, hem halk sağlığını hem de hayvan sağlığını tehdit ediyor. Köyde yaşayan vatandaşlar yetkililere çağrıda bulunarak, çevre katliamının son bulmasını istedi.
2012 yılında temeli atılan ve 3 yıl içerisinde tamamlanarak hizmete açılacağı vaadinde bulunulan, yapım işi de Bayburt Grup tarafından sürdürülen tünelde çalışmalar sürerken, Kop köyü sakinleri şantiyeden gelen kirli, asitli suyun dereye karıştığı iddiasında bulundular. Derede birçok balık çeşidinin yaşadığını, şantiyeden gelen sularla bu balıkların artık barınmadığını savunan köylüler, tarımsal faaliyet yapamadıklarını ifade ettiler.
"İnsanları, köyü hiçe saydılar"
Alanda yapılan su arıtma kuyularının yetersiz olduğunu söyleyen Erkan Tokay isimli vatandaş, "Şu arıtmalara bakar mısınız? Bunun daha büyüğünü yapabilirdiler. Maliyetten dolayı 3 tane kanalizasyon kuyusu yapmışlar buraya, bunlarla bu suyu arıtmaya çalışıyorlar. Su zaten havuzun dibine çökmeden geçiyor, dereye karışıyor. Bunun daha büyüğünü, daha sistemlisi gerçekten yapılabilirdi. Bu imkansız bir şey değil. İnsanları, köyü hiçe sayarak maliyeti düşürerek bunu yapmışlar. Bunun gibi 10 tane, 20 yapsınlar ama bize zarar vermesinler. Bizim hayvanlarımız yaz boyunca bu suyu içiyor. Her sene bizim burada 3 tane, 5 tane hayvanımız telef oluyor ama kimse bunla ilgilenmiyor çünkü çiftçi gariban" dedi.
"Ne fasulye ekebiliyoruz, ne tarlamızı sulayabiliyoruz"
Tarımsal faaliyet yapamadıklarını dile getiren Tokay, yüklenici firmanın vurdumduymazlıkla suçlayarak, "Bizim hayvanlarımız direkt bu zehri, bu çamuru içiyor. Bu suya sika, çimento atık gibi birçok şey karışıyor. O yüzden biz de bu işten zarar görüyoruz. Ne fasulye ekebiliyoruz ne tarla sulayabiliyoruz. Vatandaş çeşme suyuyla, içme suyuyla bahçesini suluyor. O da vatandaşa yetmiyor" dedi.
Tokay, "Milyonlarca balık vardı, havuzdan artan balık, kaçan balık, alabalık çokça vardı bu suyun içinde ama zehirli sudan ötürü maalesef buradan aşağı sinek bile yaşamıyor. Biz Bayburt Grup'un çalışmasına engel değiliz, bizler için yapılıyor bu yollar, bu tüneller ama bunun önlemini almak gerekiyor. Önlemini alacak, kimseye zarar vermeden herkes işini yapacak" ifadelerini kullandı.
"Tarımsal faaliyet yapamıyoruz, hayvanlarımız telef oldu"
Yaz aylarında derenin suyundan içen hayvanların telef olduğu iddiasında bulunan Öztürk Aktaş, "Bu derenin suyu önceden temiz akardı. Kırmızı benekli alabalıklarımız vardı. Bayburt Grup geldikten sonra buraya karışan sudan dolayı bir tane balığımız kalmadı. Tarımsal faaliyet yapamıyoruz. Hayvanlarımız telef oldu ama hiçbir önlem alınmadı" şeklinde konuştu.
"Arıtmanın arkasındaki havuz 2 senedir temizlenmiyor"
Habip Arık ise, "Bayburt'un Grup'un tünel şantiyesinden akan asitli su ve tünelin kirli suyu bizim suyumuzu kirletiyor ve balık yetiştirmemize engel oluyor. Bu sebebiyetten elimizden geldiğince bir şeyler yapsak da Bayburt Grup'a gücümüze yetmiyor, bir şey yapamıyoruz. Şu an bir şeyleri paylaşıp suyumuzu kurtartma derdindeyiz. Biz yetkililerden şunu istiyoruz bizi biraz duyun, görün, şu su işini çözün. Arıtma yapıyorlar, arıtmanın arkasındaki havuzun 2-3 günde temizlenmesi gerekirken 2 senedir temizlenmiyor. Kirli su, atık su bizim suyumuza karışıyor. Balık yetiştiremiyoruz, alabalık tesisine yemeğe gidemiyoruz. Aksine biz suçluymuşuz gibi davranıyorlar. Bayburt Grup için yapılması gereken ne varsa yapılmasını arz ediyoruz" diye konuştu.