Bayburt Postası - BAYDER Yönetim Kurulu Üyesi, öğretmen Hüseyin Akdoğan, kültür sohbetlerinde 1878’den 21 Şubat 1918 tarihine uzanan sürece ve kurtuluşu getiren önemli olaylara değindi.

ESKADER Kültür Sanat Ödülleri 23 dalda verildi ESKADER Kültür Sanat Ödülleri 23 dalda verildi

‘Ermeniler ’in yaşadığı coğrafyada ıslahat yapılması’ fikrinin yer aldığı 1878 Berlin Anlaşması’nın Ermeni meselesinin başlangıcı olarak kabul edildiğini belirten Akdoğan, Anadolu’nun birçok yerinde 1895 yılında yoğunlaşan Ermeni isyanlarının aynı yıl içerisinde Bayburt’ta da yaşandığını belirtti.

Bayburt’taki Ermeni nüfusunun hiçbir zaman toplam nüfusun yüzde yirmisini geçmediğine değinen Akdoğan, 1895 yılında bölgede Ermenilerin çıkardıkları olay ve isyanlardan da bahsederek olayların başlangıcı için bu tarihlerin önemli olduğuna dikkat çekti. Bu olaylarda da yine Ermenilerin Amerika ve İngiltere gibi devletlerin teşvikiyle boylarından büyük bir işe kalkıştıklarını ve günün sonunda zararlı çıktıklarını ifade etti.

Akdoğan, 1914 yılında başlayan 1. Dünya Savaşı’nda Kafkas cephesinde bulunan Osmanlı ordularına ihanet eden ve Ruslarla birlikte hareket ederek Van, Kars ve Erzurum gibi Osmanlı vilayetlerinin Rusların eline geçmesine yardımcı olan Ermenilere karşı 1915 yılında Osmanlı Devleti’nin kendi cephe güvenliğini ve cephe gerisindeki asayişi sağlamak için tehcir uygulamasını gerçekleştirdiğini söyledi.

1916 yılı Şubat ve Temmuz aylarını kapsayan Kop Savunması’nın Ruslarla yapılan en kanlı muharebelerden biri olduğunu belirten Akdoğan, askeri tarihimizin olduğu kadar milli bilincimizin de altın sayfalarında yerini bulan bu şanlı savunmanın komutanı Albay Deli Halid Paşa’nın yaralanmasından yaklaşık 10 gün sonra Rusların 16 Temmuz 1916 yılında Kop cephesini aşarak Bayburt’u işgal ettiğini ve bir buçuk yıl sürecek Rus işgali ile ardından gelecek Ermeni çetelerinin katliam eylemlerinin başladığını söyledi.

Ermeni çeteleri tarafından başta Taşmağazalar katliamı olarak yerel hafızada yer edinmiş insanlık dışı işkencelerle şehir merkezinde ve köylerde 500 kadar Müslümanın katledildiğine değinen Akdoğan, “ Bu sunuma hazırlanırken akademik birikimlerinden oldukça istifade ettiğim Prof.Dr. Yunus Özger’in bir çalışmasında yer aldığı üzere Zahit Efendi, Veysel, Velişaban, Karasakal, Tuzcuzade, Şingah, Kadızade, Uzungazi, Kaleardı mahallelerinde 4 adet cami, 7 mescit, 3 tekke, 50 medrese, 5 mahalle mektebi, 1 tabakhane, 6 otel, 130 kahvehane, 300 mağaza, 700 dükkan, 2 hamam, 1 un fabrikası, 4 değirmen, 8 çeşme harap edilmiş, Maden nahiyesinde 20, Pulur nahiyesinde 40, Hart nahiyesinde 15 ve merkez nahiyeden 30 köy, cami, medrese, mektep ve evler tamamen yakılmış ve tahrip edilmiştir.” dedi.

Yaklaşık iki yıl Rus işgali ve Ermeni mezaliminde kalan Bayburt’un 21 Şubat 1918 yılında Türk kuvvetleri tarafından kurtarıldığını ifade eden Akdoğan, “Bu acı günlerin öncesinde Kop dağında toprağını ve bayrağını savunurken şehit-gazi olan askerimiz, yine devamında kukla Ermeni çetecilerinin hainane ve hilekar saldırıları karşısında yurdunu muhafazaya gayret ederken son nefesini veren dedelerimiz ve elbette Yukarı Kırzı başta olmak üzere bu işkence ve saldırılar karşısında namusunu korumak için son çare olarak kendi hayatından vazgeçen bugün iffet abidesi olmuş annelerimizi rahmetle, gururla ve hürmetle anıyoruz, bu ızdıraplı günlerin sonunda Türkün uyanışını başlayacak ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk 1919 yılında Samsun’da ilk bağımsızlık meşalesini yakacaktır. Bu vesileyle Atatürk, silah arkadaşları ve Türk Kurtuluş Savaşı’nın şanlı ordusunun şehit ve gazilerini de hürmetle yad ediyorum” diyerek sunumunu tamamladı.

BAYDER Başkanı Fatih Dündar, Hüseyin Akdoğan’a sunumları için teşekkür ederek günün anısına teşekkür belgesi takdim etti.

Her hafta Cuma günleri gerçekleştirilen Kültür Sohbetleri; kurtuluş temalı şiir sunumları, İmdat Sancar, Uğur Dündar, Emre Sevimli, Serdar Eslek, Hasan Kant’ın sahne sunumları, ağız barları ve koro türküleriyle devam etti.