Yahya Kemal

Günümüzde Yahya Kemal artan ilgiyle yeniden okunmaktadır. Yahya Kemal’in yeniden keşfedilmesinin sebebleri nelerdir? Yahya Kemal, Türk toplumunda hızlı kültür değişmelerinin yaşandığı, geçmişten gelen kültür mirasımızın bir kenara atıldığı veya görmezden gelindiği bir dönemde cesaretle bunları sanatının merkezine koyarak, eski ile yeni arasında bir kültür köprüsü rolünü üstlenmiştir.

Abone Ol

Günümüzde Yahya Kemal artan ilgiyle yeniden okunmaktadır. Yahya Kemal’in yeniden keşfedilmesinin sebebleri nelerdir?
Yahya Kemal, Türk toplumunda hızlı kültür değişmelerinin yaşandığı, geçmişten gelen kültür mirasımızın bir kenara atıldığı veya görmezden gelindiği bir dönemde cesaretle bunları sanatının merkezine koyarak, eski ile yeni arasında bir kültür köprüsü rolünü üstlenmiştir.

Yalnız bu yönü ile bile takdir edilmesi gereken bu büyük kültür ve sanat adamında bundan başka şu özellikler de‚’’ Neden Yahya Kemal?’’ sorusuna cevap verir:

1. Yahya Kemal, hiç şüphesiz dilimizin en büyük şairlerinden biridir. O, aynı zamanda Türk tarihinin, kültürünün destanını yazan şairdir.
2. Yahya Kemal, Türk düşüncesinde ilk defa kültürde devam ederek gelişme (imtidat) fikrini ortaya koymuştur.
3. Yahya Kemal, bize tarihimizi, dilimizi, vatanımızı, şehirlerimizi, İstanbul'umuzu, insanlarımızı, müziğimizi, mimari eserlerimizi, sanatçılarımızı sevdirmiştir.
4. Yahya Kemal, Türk rönasasına ilham kaynağı olacak isimdir. O, yabancılaşma, yozlaşma, arabeskleşme, lümpenleşme karşısında köklerimiz üzerinde gelişme için kendi kültür mirasımıza yönelmemiz gerektiğini bize  gösteren sanatçıdır.
5. Yahya Kemal fikirleri ve eserleriyle günümüz Türk toplumunun kimlik sorununa doğru teşhisler koyan düşünürdür. .
6. Yahya Kemal, Milli Mücadele yıllarında yazıları ve dersleri ile milletimizin zafer umutlarını diriltmiştir.
7. Yahya Kemal bize vatan, tabiat ve sevgili ile barışık yaşamayı öğretmiştir.

I. Yahya Kemal'in Hayatı
2 Aralık 1884’de Üsküp'te doğdu. Ahmet Agâh adı verildi. Babasi Üsküp Belediye başkanlarından İbrahim Naci Bey, annesi Nakiye Hanım’dır. Ailenin kökleri evlâd-ı fatihana uzanıyor. Niş fatihlerinden Şehsuvar Bey, Yahya Kemal'in bilinen en uzak ceddidir.
Beyatlı soyadını Şehsuvar'ın Türkçesi olduğu için almıştır.
Türkler Balkanların fethine 1.Murat zamanında 1362 yılında başlamıştır. Üsküp, 1392 de Yıldırım Bayezit zamanında kesin olarak Türk hâkimiyetine girmiştir. Fatih'in 1453'de İstanbul'un fethi , sonra  Atina ve Bükreş'i alışı da Balkanlılarla ve diğer Avrupa devletleri ile sayısız savaşa neden olmuştur. Kanuni  1521’de Belgrad'ı, Macaristan'ı 1526’da aldı. Balkanlar Osmanlı’nın iç ülkeleri oldu. 1683 Viyana bozgunu, Osmanlı Rumeli'si için bir dönüm noktası olmuştur.
93 harbi, 1877-78 Türk-Rus Savaşı Rumeli'ni kaybımızın birinci bölümüdür. Bu savaşın sonunda Yahya Kemal'in anne ve baba tarafı Üsküp'e taşındı.Yahya Kemal'in çocukluğu Üsküp ve Rakofça kırlarında bulunan çiflikte geçmiştir. Şehirde evliya kahramanların türbeleri vardır. Y.Kemal, onların hikâyelerini dinler. Üsküp o dönemde adeta Fatih dönemini yaşayan bir şehirdir.
Yahya Kemal'in annesi duygulu, dindar, onurlu bir kadındır.
1892 Okula başladı. Mahalle Mektebinde üç yılda eski yazıyı öğrenemedi. Modern okulda  başarılı oldu.
1897 Türk-Yunan Savaşı. Bu yıllarda babasının Selanik'e taşınma isteği ile annesi hastalandı. Selanik te idadiye başladı. Babası ile Üsküp'e döndü.
1902 İstanbul'a okuma için geldi. Abdülhamit döneminde, 1903’de Şekip Beyin telkini ile Paris'e kaçtı. Burada Jön Türklerin, Batı karşısındaki aşağılık duygularını ve azınlıkların Türkiye düşmanlıklarının farkına vardı.
Paris yıllarında şiir, tiyatro ve  tarihe yöneldi. 1912’de İstanbul'a döndü, Tanburi Cemil Bey'in müziği ile  vatan kültürü ile tanıştı.
1912-13’de Balkan Savaşı’nda Üsküp ve Rumeli'ni kaybımız, Yahya Kemal’in ruhunda derin üzüntüler bıraktı.  
1914-1922’de İstanbul okullarında öğretmenlik yaptı. 1 Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele yılları ve bu döneme ait yazı ve şiirlerinin yayınladı.
1922’de Atatürk'le Bursa'da buluştu.  1923’de Lozan'da delege, 1923-27’de milletvekili, 1927-1948’de Varşova, Madrid, Lizbon ve Karaçi'de büyükelçi oldu. 1949’de emekli oldu.1 Kasım 1958 vefat etti. Rumeli Hisarı Mezarlığı’na defnedildi.
1961'den itibaren ilk üçü şiirleri olan 12 eseri yayınlandı.Yahya Kemal Enstitüsü ve Yahya Kemal’i Sevenler Derneği kuruldu.

II.Yahya Kemal'in Sanatı

Yahya Kemal, Türkçeye kudretli bir söyleyiş kazandıran son büyük şairimizdir. O sokaktaki dili, yani milletinin dilinden aldığı kelimeleri şiir dili haline getirmiş ve Batı'daki saf şiire yönelmiştir.

Yahya Kemal'in şiirinde iç uyum (deruni ahenk) ve nağme duygusu vardır.  Yahya Kemal'in şiirlerinde lirizm şiirin temel ögelerden biridir.
Yahya Kemal, şiiri biçim ve ses olarak değerlendirir. Şiirlerinde ölçü olarak aruzu kullanır. Şiirinde kafiye/ uyak önemlidir. Şiirlerinde  rübai, beyit, gazel, kıta gibi değişik biçimler kullanmıştır.

III.Yahya Kemal'in fikirleri:

1. Türklük anlayışı:
Ona göre; Malazgirt'ten sonra Türklük, yeni vatanda kendi ırkından, İslâmiyet'ten, duyuş, yaşayışından ve kaderinden meydana gelmiştir. Milletin mayasında din vardır. Dini ayrı, okulu ayrı olanlar aynı milletin mensubu olamaz. Türklük kültürde aranmalıdır. Türk kültürüne sahip olan herkes Türktür.
Yahya Kemal Türk Milleti'nin oluşunda ve milliyet anlayışında dil,  din, tarih, vatan ve güzel sanatlar üzerinde durmaktadır. Yol Düşüncesi şiirinde bu unsurlara yer verilmektedir.

Vatan şehirleri karşımda , her saat, bir bir,
Fetihler ufku Tekirdağ ve sevdiğim İzmir,
Şerefli kubbeler iklimi, Marmara'yla Boğaz,
Üzerlerinde bulutsuz ve bitmeyen bir yaz,
Bütün eserlerimiz, halkımız ve askerimiz,
Birer birer görünen anlı şanlı cedlerimiz,
İçimde dalgalı Tekbir'i en güzel dinin,
Zaman zaman da Nevâ-Kâr'ı , doğsun,  Itri'nin 

2.Tarih Anlayışı                                                                                                                                                           
Tarih, milliyetçilik ruhunun kaynağıdır. Bizi Batı'ya karşı bu tarih şuuru aşağılık duygusundan kurtarır. Milli olmak, milleti doğuran tarihi sevmekle mümkündür. Milletimizin öz kişiliğini tarihte buluruz. Türkiye Türklüğünün tarihi Malazgirt'te başlar. Süleymaniye'de Bayram Sabahı isimli şiirinde ''Ta Malazgirt Ovasından yürüyen Türk oğlu'' derken, gözünün önünde canlanan tarih, Horasan'dan Malazgirt'e, oradan İstanbul'a yürüdüğü  asılardaki Türk oğlunun büyük ve heybetli yürüyüşüdür.

Tâ Malazgirt ovasından yürüyen Türkoğlu
Bu nefer miydi?

3. Vatan Anlayışı
Vatan fopraktır. Vatan cedlerin mezarlarının,cami ve mimari eserlerimizin bulunduğu topraktır. Vatan hatıralarımızın bulunduğu yerdir.
Vatan tehlikeye düşünce Türkiye'nin en uzak bölgesinden insanlar  ömürlerinde görmedikleri Istanbul'u korumak için  Çanakkale ye geldiler.

4.Irk anlayışı
Yahya Kemal, milletin bir unsuru olarak ırkı kan veya kafatasının yapısı gibi maddi şeylerde aramaz. Ona göre ırk, bir vatan üzerinde yaşanmış tarihin verimidir.
Irkın seni iklimine benzer yaratırken,
Kaç fethe koşan tuğlar ufuklarla yarışmış.
Tarihini aksettirebilsin diye çehren,
Kaç fâtihin altın kanı mermerle karışmış.

5. Din anlayışı
Yahya Kemal,''En güzel din'' diye andığı İslamlığı milliyetimizin temel unsurlarından biri sayar. Türkler, hem İslâm’la yuğrulmuş, hem de İslam'ı yuğurmuşlardır.Toprağımız üzerinde bir Türkleşmiş İslâm söz konusudur. Türk Müslümanlığı,  Arap müslümanlığı değildir. Yahya Kemal, Müslümanlığın kitabi tarafına bakmaz, Müslümanlık bu toprakta yarattığımız şekillerdir. Hattat Hamdullah'ın yazısı, Sinan'ın Süleymaniyesi, Itrı'nin tekbiri’ dir. Tarikat yaşayışları ve dine bağlı yaşayışlarımız (Kandil simidi, mahya, Ramazan davulu, Evliya türbelerini ziyaret) İslamlığa milli bir renk verir.

6. Dil anlayışı
Dil, milliyetimizin en önemli unsurudur. ''Herşeyin kaybedildiği anda vatan dilden ibaret kalsa, dilimize sarılarak kurtulma şansı vardır.'' Dilimize girmiş, Türklerin ses ve anlam kazandırdığı Arapça, Farsça, Frenkçe kelimeler kullanılmalı. Aksi takdirde kullanılmamalı.Türkçe söz dizimine, Istanbul Türkçesine bağlı kalınmalı.

7. Güzel Sanatlar Anlayışı
Milliyet anlayışında güzel sanatların yeri önemlidir.
Müziğimiz;
Çok insan anlıyamaz eski mûsikimizden
Ve ondan anlamayan bir şey anlamaz bizden
Mimarimiz;
Ulu mâbed! Seni ancak bu sabah anlıyorum;
Ben de,bir vârisin olmakla bugün mağrurum;
şeklinde mısralarında yer alır.

IV. Yahya Kemal’in bestelenen şiirleri:
Yahya Kemal’in 71 güftesini kullanan 59 bestekâr 141 eser yapmıştır. Yahya Kemal,Türk müziğinde şiirleri en fazla bestelen şairdir. Yahya Kemal şiirlerini en fazla besteleyenler; 20 eserle Çinuçen Tanrıkorur ve 17 eserle Münir Nureddin Selçuk’tur.   

V. Yahya Kemal şiirlerinde ana konular:
Ufuk, rindlik, ölüm, vatan, millet, milliyetçilik, su, deniz

VI.  Yahya Kemal'in eserleri:
Şiir kitapları; 1.Kendi Gök Kubbemiz(1961)Kitap üç bölümdür.Birinci bölümde Milletimizin Türkiye toprakları üzerinde yarattığı  kültür özelliklerinden oluşan milliyetçilikle yazılmış şiirler yer alır. Yol düşüncesi adlı ikinci bölümde rindlik, ölüm gibi gibi konular yer alır. Vuslat adlı üçüncü bölümde aşk şiirleri yer alır.
2.Eski Şiirin Rüzgârıyla(1962)İçinde 71 şiir vardır ve altı bölümden oluşmaktadır.Kitabın ismini şair vermiştir.
3.Rübailer ve Hayyam Rübailerini Türkçe Söyleyiş(1963) Rübai dört dizeden oluşan, düşünce yanı ağır basan, rindlik ve gizemcilik dile getirilen şiirlerdir.
Düz yazıları; Aziz İstanbul(1964)İstanbul hakkında yazılardır.
Eğil Dağlar(1966) Kurtuluş Savaşımızla ilgili yazılardır. Siyasi ve Edebi Portreler(1968) Tanıdığı siyaset ve edebiyatçıları anlatır. Siyasi Hikayeler(1968) Siyaset dğnyasındaki kişilerler ilgili hikâyelerdir. Edebiyata Dair(1971) Edebiyat  ve şiir hakkındaki görüşleri  yer alır.
Çocukluğum, Gençliğim,Siyasi ve Edebi Hatıralarım(1973)Tarih Musahabeleri(1975) Türk tarihi ve tarihi olay ve insanlarla ilgili yazılar.

VII. Yahya Kemal ve Türk Toplumu

Bu büyük şair, tarih, kültür, düşünce adamımıza Türk toplumu yeterince sahip çıkmamıştır. Hakkında yazılmış eserlerin sayısı 50'i geçmez. Batı’ da onun seviyesinde olmayan şairler  için onbinlerce kitap  yazılmaktadır. Adına kurulan Enstitü, Dernek mali imkânsızlıktan çalışma yapamıyor. ’’Aziz İstanbul’’ diye sevdiği şiirleriye ölümsüzleştirdiği şehirde adı bir Ünivesiteye bile verilmedi.
Vefatının 50. yılında Kültür Bakanlığımızın  2008'i  '' Yahya Kemal Yılı'' ilan etmesine rağmen, onun daha büyük kültürel etkinliklerle anılması, fikirlerinin benimsenmesi,eserlerinin okunması en büyük dileğimizdir.

Kaynakça:

Ayvazoğlu, Beşir: Eve Dönen Adam,Ötüken,2003
Banarlı, Nihat Sami: Bir Dağdan Bir Dağa,Kubbealtı,1984
--------------------------: İstanbul’a Dair,Kubbealtı,1984
--------------------------: Resimli Türk Edebiyatı Tarihi, MEB1987
Başer, Sait: Yahya Kemal’de Türk Müslümanlığı
Seyran,1998
Kabaklı, Ahmet: Türk Edebiyatı,İstanbul,1983
Tanpınar, Ahmet Hamdi: Yahya Kemal,YKY,2001
Uyguner, Muzaffer: Yahya Kemal,Bilgi,1992
Ünver, Süheyl: Yahya Kemal’in Dünyası,Tercüman,1980

Şubat / 2010