Şeyh Nazım Kıbrisî’nin Ölümü Üzerine

Abone Ol

2011 yılında Şeyh Nazım Kıbrisî ile ilgili bir video yayınlanmıştı. Video müthiş bir mehter marşı ile başlıyordu. Ve videonun Osmanlı Dergâhı-USA tarafından yüklendiği yazılıydı altına. 

Sayın başbakanımızın çok yakın dostu ve son dönemde adı sıkça duyulan iş adamı Remzi Gür, videoda Şeyh Nazım Kıbrısi'nin yanında dizlerinin üzerinde oturmaktadır. 

Şeyh Nazım Kıbrısi, Recep Tayyip Erdoğan'a Remzi Gür aracılığıyla nasihatlerde bulunuyor, hükümetin yapacağı işlerle ilgili talimatlar veriyor. 

"Kendi akıllarıyla iş yapmasınlar. Bugünkü talimat nedir? Emriniz nedir? Sorsunlar, ona göre iş yapsınlar!" diyor. 

Remzi Gür, Türk Ordusu’nu, İngilizlerin evliya olarak (!) yetiştirdiği ve “Evliyalar Sultanı” unvanını verdiği Şeyh Nazım'a şikâyet ediyor: "Felaket hazımsızlar, dün iki tane paşa geldi bizim oraya, ortada fol yok yumurta yok, felaket rahatsızlar"  diyor.

Şeyh Nazım ise Remzi Gür’e; konuşmasında: "Hükümetin bugünkü hizmeti ne olacaktır? Siz ne isterseniz biz ona amadeyiz desinler!" diyor. 

Yani AKP hükümeti ABD’den emir almadan iş yapmasın, diyor. 

Videoyu izlemenizi tavsiye ederim. Devletimizin korkunç bir tuzağa düşürüldüğünü gözlerinizle görüp, kulaklarınızla duyacaksınız. Bu ilişkimden bile devletimizin içinde 5. Kol Kuvvetlerinin var olduğunu anlayabilirsiniz.

Yukarıda yazdığım ifadelerin tamamını izleyin ve devletiniz hakkında kararınızı ona göre verin. 

İşbu Nazım Kıbrisî’yi kim “şeyh” ilan etmiş? İngilizler. 

Kıbrıs doğumlu olan Nazım Kıbrisî, kendi vatanı aleyhine, İngilizler hesabına casusluk yapar. Türk Milli İstihbaratı da durumu tespit eder. Nazım’ın casus olduğu anlaşılınca Kıbrıs’tan kovulur. 

Tabii ki İngilizler sahip çıkar Nazım’a. Tam da İngilizlerin istediği bir tiptir. 

Sonra Nazım’ı yetiştirir İngiliz istihbaratı. Başına koskoca bir sarık takar, sırtına yeşil bir cübbe giydirir, adının başına “şeyh” kelimesini koyar. 

Şimdi bizim Nazım olmuştur “Şeyh Nazım Kıbrisî.” Tabii ki sonra da, İslam âleminin terminolojisinde bulunan “hazretleri” kelimesi, isminin sonuna ilave edilir. Bir de unvan verirler. “Evliyalar Sultanı”. İngiliz casusunun adı tam olarak “Evliyalar Sultanı Şeyh Nazım Kıbrisî Hazretleri” olur. 

Şeyh Nazım Kıbrisî, bütün İslam dünyasına, hatta bütün insanlığa hizmet etmeye (!) hazırlanmış bir İngiliz vatandaşıdır artık.

İngilizler yüzyıllardır Osmanlı Devleti’ni yıkmak için uğraşmıştır. Mustafa Reşit Paşa’yı, Balta Limanı Antlaşmasını hatırlayınız. Çanakkale Savaşı’nı, İstanbul’un işgalini hatırlayınız. 

İngilizler; yetiştirdikleri istihbaratçı şeriflerle, şeyhlerle, yıllar önceden Osmanlı topraklarında istihbarat toplamıştır. Ermeni, Arnavut, Arap azınlıklarını ve Kürt kardeşlerimizi aleyhimize teşkilatlandırmıştır. Neticede Osmanlı Devleti yıkılmıştır.

Yetiştirilen İngiliz istihbarat elemanları camilerimizde imamlık bile yapmışlardır. Hiçbir Müslümanın itiraz edemeyecekleri kurumları ele geçirerek toplumumuzu içten çökertmiştir. 

İngilizler bu konularda o kadar başarılıdır ki, Osmanlı ülkesinde “İngiliz Muhipleri Cemiyeti” kuran Türkler bile bulmuştur. Müslümanlar; “Şeriatın hamisi İngilizlerdir!” diyor ve Anadolu’daki Kuvayı Milliye hareketine “isyancı hainler” gözü ile bakıyorlardı. Kuvayı Milliyeciler için İngilizler idam fermanları çıkarttırmışlardı. 

İslam Dini’ni kullanarak Müslümanları aldatmak işinde İngilizler çok başarılıdır. 

İşte Şeyh Nazım Kıbrisî denen adamı kullanarak, İngiliz istihbaratı, aynı sızma işini yıllarca yapmıştır. 

Şeyh Nazım Kıbrisî’nin söylediği birkaç sözü aşağıya alıp, yine yorumu size bırakacağım. 

Çünkü devletin haber ajanslarında bile büyük bir mücahit olduğu, Kıbrıs’ta ezanı Arapça okuduğu şeklinde haberlerle Nazım Kıbrisî övülmektedir. 

Bugün ölen Evliyalar Sultanı Şeyh Nazım Kıbrisî (!) gerçeğini bilmeyen Müslüman kesim, devletin bu haberlerine bakarak; “Nazım Kıbrısi Hak'ka yürümüş, kendisine Rab'bimden rahmet dilerim.” diyerek bir İngiliz ajanına rahmet okumaktadır. 

İngilizler yine yapacaklarını yaptılar. Müslümanları Şeyh Nazım Kıbrisî’nin şahsında bir kere daha aldattılar. 

Şeyh Nazım Kıbrisî, İngilizlerin, 40. Batından Peygamber Efendimiz’in torunları olduğunu, Tony Blair’ın hafız olduğunu iddia etmektekdir. İslam alemine İngilizler bu haberleri hızla yaymakta ve ne yazık ki Müslümanlar da bu İngiliz yalanlarına inanmaktadır. 

Videoda Remzi Gür’e; “T.C. öldü”, “Git onlara söyle bunlardan (ABD’den) habersiz iş yapmasınlar”, Türkiye Cumhuriyeti devletini kastederek; “700 sene Osmanlı dayandı, bunlar 70 senede bitti. Bitti artık, ektiğiniz ekin mevsimlikti!” demiş, Remzi Gür ise “Verilen ömür bu kadar!” diye cevap vermişti. 

Şeyh Nazım Kıbrisî’nin istihbarat bağlantılarının olduğu kesindir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çok yakını, danışmanı olan, hatta çocuklarına burs verecek kadar samimi dostu olan Remzi Gür’ün, Şeyh Nazım Kıbrisî ile olan ilişkisi, talimat alması, göstermektedir ki, mevcut hükümetimiz, yani AKP hükümeti, Batılı istihbarat örgütleri ile sütre gerisi ilişkilerde bulunmaktadır. Demek ki hükümet, ABD ve İngiltere’den talimatları bu istihbarat örgütlerinden, bu gibi şeyhlerin eliyle almaktadır. 

Yüzyıllardır Türk milletinin yok oluşu için çalışan Batılılar, kendilerini işte bu şeyh efendiler vasıtasıyla kamufle etmektedirler.

Nazım Kıbrisî’nin ölümü de bir kez daha göstermiştir ki, hala milletimizin aklı başına gelmemiştir. 

Demek ki daha çekilecek çok çilelerimiz varmış. 

Allah bu milleti bir İstiklal Savaşı daha vermeye mecbur etmesin. 
Uyarmak vatan borcumdur. 
Uyanınız. 

İlgili Video Linki: