Seçimler hakkında kısa notlar
Bugün 1 Nisan. Türkiye, seçimini yaptı. Bu seçimle ilgili bir kaç not aldım.
Aktarıyorum:
BİR: Bu seçim bir nevi bir referandumdu. AK Parti'ye yakın kaynaklar bu seçimde Erdoğan'ın % 60 oy alacağını açıklamıştı. Ama % 45 oy aldı. 15 puanlık bir kayıp, tam manasıyla hezimettir.
İKİ: Bu 15 puan cemaatin oyudur. Cemaat zafer kazanmıştır.
ÜÇ: Türkiye, AK Parti iktidarı döneminde özgürlükler noktasında 28 Şubat sürecinden daha berbat bir gerilemeye yol açmıştır. Zira, 1999 yerel seçimlerinde her ne kadar belediye meclis toplantılarına katılması engellense de belediye meclis üyesi adayı olup seçilen 3 başörtülü kadın vardı. Oysa bugün Konya Meram'da başkan seçilen ve mazbatasını alan sadece bir başörtülü kadın var. 3, 1'den büyüktür.
DÖRT: Türkiye'de 12 yıl öncesine kadar Türkiye Komünist Partisi diye bir parti seçimlere katılamazdı. Çünkü kurulamazdı. Ama bugün Tunceli Ovacık'ta TKP adayı seçimi kazanmıştır. Bu durum AK Parti'nin milliyetçi düşmanı olduğunu gösteren bir delildir. Komünistlere yol verdiği için AK Parti, örneğin Erzurum'da % 61 olan oy oranını % 60'a düşürmüştür. Yalova'da 1 adet oyla seçim kazanıldığına göre % 1 oy düşüşü çok mühim bir şamardır.
BEŞ: Bu seçim temmuz ayında yapılsaydı, AK Parti'nin oyu % 20.75'i geçmezdi. Zira temmuz ayında kömür dağıtılmıyor. Bu % 20.75 ise doğalgazla ısınan seçmenlerden oluşmaktadır. Dolayısıyla ağustos ayındaki cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti bu oranı aşamayacaktır.
ALTI: AK Parti, bu seçimde makarna dağıtmıştır. Makarna deyince akla ne gelir? Eti Eti... Pardon İtalya İtalya... İtalya deyince akla ne gelir? Apo'nun Suriye'de iken 1999'da sığındığı ülkelerden biri olduğu gelir. AK Parti, makarna dağıtarak açılım sürecinde Apo'ya nostalji yaptırmak gayesini gütmüştür. 'Türkiye Cumhuriyeti'ne fiyonk makarna muamelesi yapılmıştır.
YEDİ: Bazı yerlerde seçim gecesi 5-10 dakika boyunca elektrikler kesildi. Oysa Ecevit'in Başbakan, Deniz Baykal'ın ise Enerji Bakanı olduğu 1979'da seçim günü sabaha kadar hatta günlerce elektrikler kesilmiş idi. O gün sandıklara hiç kimse müdahale etmemişti. Aytekin Kotil, İstanbul Belediyesi'ni 1977'de hakkıyla kazanmıştı. Seçim günü sabaha kadar karanlıktı ama Türkiye aydınlıktı. Her gece patlayan silahlardan çıkan ateşle karanlıklar aydınlanıyordu.
SEKİZ: Halk 30 Mart gecesi AK Parti'yi birinci parti yapmıştır ama İzmir'i yine CHP kazanmıştır. Binali Yıldırım kazansaydı, çekirdeğe çiğdem denilmesi yasaklanacaktı.
DOKUZ: Melih Gökçek, 5. kez seçilmiştir. Melih Gökçek'e izafeten "yiyor" denilmesinin ne kadar isabetli olduğu bir kez deha ortaya çıkmıştır. O kadar ki önüne gelen adayı beş dönemdir "yiyor"... Yemekle kalmayıp artan kalmasın diye bir de "bitiriyor"...
ON: Bu seçim sonuçları önemli değildir. Kıymeti de yoktur. Biiiiz, Resneli Niyazi'nin torunlarının askerleriyiz. 3. Köprü'nün ayaklandığı yerde ayaklanma çıkarıp eklektik, semantik, fonetik, fosseptik ve diyalektik eylem koyacağızzzz...
ON BİR: Biz icraata değil, lafa bakarız. Lafla peynir gemisi yürütürüz. Gemi azıya alırız. Kaldı ki biz boyumuzun ölçüsünü de alırız...
ON İKİ: Bu bir şakaydı... Ki, 30 Mart da bizim için bir şaka gibiydi...