Bayburt Postası - Önümüzdeki günlerde toplu sözleşme masasına oturacak olan Sağlık-Sen çalışanları, Bayburt Devlet Hastanesi önünde toplanarak taleplerini sıraladı.

Memur-Sen Konfederasyonu olarak yaklaşık 2.5 milyon, Sağlık-Sen olarak 500 bin sağlık ve sosyal hizmet çalışanının çalışma koşulları ve hakları için önümüzdeki hafta başından itibaren toplu sözleşme masasına oturulacak. Toplu sözleşme taleplerini 81 ilde eş zamanlı olarak kamuoyu ile paylaşan Sağlık-Sen üyeleri, Bayburt Devlet Hastanesi önünde toplandı. Sağlık-Sen çalışanlarının taleplerini, Sağlık-Sen Bayburt Şube Başkanı Fikret Lökoğlu açıkladı.

Döner sermaye, ek ödemeler, yıpranma payı, gece nöbeti ücretleri, sağlık hizmeti tazminatı gibi bir çok konu başlığı bulunan talepleri basın açıklaması ile kamuoyuna duyuran Lökoğlu, "Kamu hizmeti tanımını; taşıdığı riskler ve sorumluluklarıyla birlikte ‘24 saat esaslı hayatahizmet’ şekline dönüştürerek devletin alicenaplığını, onurunu temsil eden şefkat kahramanları artık devletinin adaletini hissetmek istiyor" dedi.

Lökoğlu, şu açıklamayı yaptı:

"2 yıldır yıpranma payı verilmiyor"

"Memur-Sen Konfederasyonu olarak yaklaşık 2.5 milyon, Sağlık-Sen olarak ise 500 bin sağlık ve sosyal hizmet çalışanımızın çalışma koşulları ve hakları için, önümüzdeki hafta başından itibaren toplu sözleşme masasında olacağız. Aileleri ile birlikte 10 milyondan fazla insanımızın geleceğini ilgilendiren toplu sözleşme müzakerelerinin adalet ve hakkaniyet temelinde sonuçlanması dileğiyle sözlerime başlarken, basın toplantımıza gösterdiğiniz ilgiden dolayı 500 bin sağlık ve sosyal hizmet çalışanı adına teşekkürlerimi sunuyor hoşgeldiniz diyorum. Bugün basın toplantımızda açıklayacağımız toplu sözleşme taleplerimizi, Türkiye genelindeki il teşkilatlarımız ve onbinlerce üyemizin katılımıyla 81 ilde hastane önlerinde de kamuoyu ile paylaşıyoruz. Sadece taleplerimizi paylaşmak için değil, Suruç’ta sönen hayatları, kahpece pusularla şehit edilen askerlerimizi, polislerimizi dualarla anmak, sağlık çalışanlarını kaçıracak, ambülanslara ve sağlık kurumlarına saldıracak kadar vahşileşen terör saldırılarını tel’in etmek için toplanıyoruz. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının tabandan tavana işleyen istişare süreçleri ile hazırladığı, biraz sonra açıklayacağımız toplusözleşme taleplerimizin, 74 milyon ülke insanının duyarlılığını ve desteğini hakettiğini buradan açıkyüreklilikle ifade etmek istiyorum. Çünkü her gün ailesini ihmal edip, hastasına yoldaş, yaşlısına evlat, engellisine destek, kimsesize aile olan sağlık ve sosyal hizmet çalışanı, artık milletimizin vefasını hissetmek istiyor. Kamu hizmeti tanımını; taşıdığı riskler ve sorumluluklarıyla birlikte ‘24 saat esaslı hayatahizmet’ şekline dönüştürerek devletin alicenaplığını, onurunu temsil eden şefkat kahramanları artık devletinin adaletini hissetmek istiyor. 500 bin sağlık ve sosyal hizmet çalışanını, sağ salim evine dönmesi duasıyla işine uğurlayan, devletine, milletine emanet eden aileleri, onların sağlıklı, huzurlu ve güven içinde çalıştıklarından emin olmak istiyor. Yaşatmak için savaş verdiğimiz bir alanda hayatımızı tehdit eden yüzlerce risk altında işimizi yapmaya çalışıyoruz. Fiziksel, kimyasal, biyolojik ve psikososyal tabanlı riskler nedeniyle sağlık; en tehlikeli işler kategorisinde yer alıyor. Üstüne her geçen gün artan şiddet belasının da mağdurları olmaya devam ediyoruz. Terörün sağlık çalışanları ve kurumlarını vahşice hedef aldığı günler yaşıyoruz. Bütün bu olumsuzluklara rağmen sağlık hizmetlerini aksatmadan, hiçbir tehdide boyun eğmeden hem devletimizin, hem de mesleğimizin onuruna sahip çıkarak görevimizi yerine getiriyoruz. Bunun karşılığında da devletimizden sağlıklı, huzurlu ve hakkaniyetli çalışma koşulları temin etmesini istiyoruz. Ancak maalesef ortaya konulan fedakarlığa rağmen, sergilenen bürokratik duyarsızlık sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarını yaralamaktadır. Umudumuzu kırmaktadır. Biz bugüne kadar sergilenen duyarsızlığı Kamu İşveren Kurulunun yakalandığı bir hastalık olarak görüyoruz. Devletin en tepesinin, Cumhurbaşkanımızın talimatına rağmen iki yılda yıpranma payı hakkını vermeyen bürokrasinin emek hazımsızlığı yaşadığını düşünüyoruz. Bu yüzden toplu sözleşme masasına sağlık çalışanlarının Kamu İşveren Kurulu için hazırladığı gördüğünüz bu reçeteyi götürüyoruz."

"90’ın üzerinde taleple gidiyoruz"

"Toplu Sözleşme Masasına Sağlık-Sen olarak 90’ın üzerinde taleple gidiyoruz. Bu taleplerin pek çoğu yıllarca ihmal edilen sorunlara çözüm amaçlıyor. Bu  taleplerimizin bir kısmını müsaadenizle sizlerle paylaşmak istiyorum.

* Sağlık Çalışanlarının Döner Sermaye Tavan Katsayıları Artırılmalıdır. Döner sermaye tavan oranları hekim dışı sağlık çalışanları için 1,5’dan 2’ye, riskli birimler için 2’den 2,5’a çıkarılmalıdır.

* Sağlık çalışanlarının döner sermaye katsayıları artırılmalıdır. Hastanelerde, Sağlık Müdürlüklerinde ve Halk Sağlığı İl Müdürlüklerinde görev yapanhemşire, ebe, sağlık memuru, laborant, sağlık teknisyeni gibi tüm sağlık hizmetleri sınıfı çalışanların, genel idari hizmetler sınıfı çalışanların, teknik hizmetler sınıfı çalışanların ve yardımcı hizmetler sınıfı tüm sağlık çalışanlarının kadro unvan katsayı oranları 0,10 puan artırılmalıdır.

* İzinlerde döner sermaye kesintisi yapılmamalıdır. Döner sermaye dağıtılırken 5 güne kadar olan izinler, çalışılmayan günden sayılmamalıdır. Bu sayede 5 gün izin alan hekimlerde 300-500 TL, sağlık çalışanlarında 50-200 TL oranında kayıp yaşanmayacak.

* Dağıtılabilir Döner Sermaye Hesabında Hazine Hissesi Oranı %15’ten %1’e Düşürülmeli Ve Döner Sermaye Tutarı Komisyonun İnisiyatifinden Çıkarılmalıdır.

* Pratisyen Tabip, Diş Tabibi Ve Üçüncü Basamak Sağlık Tesislerinde Çalışan Uzman Hekimlerin Döner Sermaye Katsayıları Artırılmalıdır.

* Ek Ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır. Devlet bir yandan kaçak istihdam ve kayıt dışı ücretle mücadele ederken diğer yandan kendi çalışanına ek ödeme adı altında ödediği ücreti sosyal güvenlik sistemine dahil etmeyerek çalışanların emekli olduklarında hak kaybı yaşamasına sebep olmaktadır.

* Tüm Sağlık Çalışanlarına Yıpranma Payı Verilmelidir. Neredeyse tamamı sosyal güvenlik mevzuatına göre “tehlikeli çok riskli” hizmet grubunda çalışan sağlık çalışanlarının tamamına Cumhurbaşkanımızın verdiği talimatta olduğu gibi 5 yıla 1 yıl yıpranma payı hayata geçirilmelidir.

* Sabit Ek Ödeme Oranları 20 Puan Artırılmalıdır. 375 Sayılı KHK’deki sabit ek ödeme oranları, hizmet kolumuzdaki tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanları için 20 puan artırılmalıdır. 20 puanlık artışın karşılığı ise 158 TL’dir.

* Sabit Ek Ödemeler Gelir Vergisinden Muaf Olmalıdır. Diğer kamu kurumlarında ek ödemeler gelir vergisine tabi olmazken, Sağlık Bakanlığı’nda döner sermaye bütçesinden verildiği gerekçesiyle gelir vergisi matrahına tabi tutulması sağlık çalışanlarında mağduriyete neden olmaktadır

* 4/C, Vekil Ebe Ve Hemşirelerle Kamu Görevlisi Olmayan Aile Sağlığı Personeli Kadroya Geçirilmelidir.

* Üniversite Hastanelerinde Çalışanların Döner Sermaye Katsayıları Artırılmalıdır. Üniversite hastanelerinde çalışan sağlık personelinin hizmet alanı kadro unvan katsayıları ve tavan katsayıları artırılmalıdır. Hekim dışı sağlık çalışanlarına döner sermayeden verilecek asgari ek ödeme oranı artırılmalıdır.

* Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda Çalışanlara Sosyal Hizmet Tazminatı Verilmelidir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda görev yapan tüm kamu görevlilerine her ay en yüksek devlet memuru maaşının yüzde 10’u oranında sosyal hizmet tazminatı ödenmelidir.

* Merkez Teşkilatı Çalışanlarına Döner Sermaye Verilmelidir. Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının merkez teşkilatında çalışanlara en yüksek devlet memuru maaşının yüzde 15’i oranında ilave özel hizmet tazminatı verilmelidir. Bu sayede hitap ettikleri kurum çalışanlarının altında ücret alma adaletsizliğinin önüne geçilecek.

* Adli Tıp Kurumu Çalışanlarının Ek Ödeme Tavan Katsayıları Artırılmalıdır.

* Türkiye Hudut Ve Sahiller Genel Müdürlüğü Personeline En Yüksek Devlet Memuru Maaşının Yüzde 15’i Oranında İlave Özel Hizmet Tazminatı Ödenmelidir. 

* Hekimlerin Mecburi Hizmet Süreleri Kısaltılmalıdır. Pratisyen hekim iken 5. ve 6. Hizmet bölgesinde mecburi hizmetini tamamlayanların uzman hekimlik ve yan dal uzmanlığı mecburi hizmet süreleri yüzde 50 azaltılmalıdır.

* AFAD’a Bağlı Kamplarda Misafir Edilen Yabancı Uyrukluların Yaşadığı İllerde Çalışanlara İlave Ücret Verilmelidir. Söz konusu illerde çalışan tüm sağlık çalışanlarının ek ödeme oranları artırılmalı ve bölgede iki yıl hizmeti olan çalışanlara da en yüksek devlet memuru aylığının yüzde 200’ü oranında ödül verilmelidir.

* Tüm Sağlık Ve Sosyal Hizmet Çalışanlarının Ek Göstergeleri 600 Puan Artırılmalı Ve Yardımcı Hizmetler Sınıfı Çalışanlara Da Ek Gösterge Verilmelidir.

* Askeri Sağlık Tesislerinde Çalışanlara Sağlık Hizmeti Tazminatı Verilmelidir. Askeri sağlık tesislerinde görev yapan tüm sivil memurlara, en yüksek devlet memuru aylığının yüzde 20’si oranında ek özel hizmet tazminatı verilmelidir.

* Uzman Hemşire Ve Uzman Ebelerin Ücretleri Artırılmalıdır. Kanunda belirtilen uzman hemşire ve uzman ebe olma şartlarını taşıyanlara özel hizmet tazminatı 20 puan artırımlı ödenmelidir.

* Kamu Hastane Birlikleri’ndeki Tabip Dışı Sözleşmeli Yöneticilere Sabit Ek Ödeme Verilmelidir. Tüm kamu çalışanlarının sabit ek ödemesi mevcutken ve tabip olan sözleşmeli yöneticiler de sabit ücret alıyorken tabip dışı sözleşmeli yöneticilerin sabit ek ödemeden faydalanamaması önemli bir haksızlıktır.

* Üniversite Ve Adli Tıp Kurumu’ndaki Hekimlere Garanti Gelir Verilmelidir. Sağlık Bakanlığında görev yapan hekimlerde olduğu gibi üniversite ve adli tıp çalışanı hekimlere de sabit ek ödeme verilmelidir

* Gece Nöbeti Ücretleri Yüzde 20 Artırımlı Ödenmelidir. Çalışma modellerinin genelinde gece çalışmalarının karşılığı farklı ücretlendirilirken, sağlık çalışanları normal mesayinin birim karşılığından çok daha düşük nöbet ücreti almaktadır.

* Sağlık Çalışanlarına Ücretsiz Kreş Hizmeti Verilmelidir. Çalışanlarının yarısından çoğu bayan olan ve büyük bir kısmı da nöbet esaslı çalışan sağlık çalışanları için 24 saat açık olan kreş hizmeti en önemli ihtiyaçlardandır. Kreş hizmetinin sağlanamadığı durumlarda büyükşehirlerde 300, diğer illerde 250 TL kreş yardımı yapılmalıdır.

* Yemek Servisi Bulunmayan Yerlerdeki Personele Ve 112’lere Nakdi Yemek Yardımı Yapılmalıdır.

* Riskli Birimlerin Kapsamının Genişletilmeli Ve Komisyonlarda Görevli Çalışanlara Ek Puan Verilmelidir.

* Tıp Bayramı Ve Sosyal Hizmetler Günü’nde Hizmet Kolumuzdaki Tüm Çalışanlara İkramiye Verilmelidir.

* Sağlık Çalışanlarına Şiddet Uygulayanın Sağlık Giderleri, 6 Ay Süre İle SGK Tarafından Değil, Bizzat Şiddet Uygulayan Kişi Tarafından Ödenmelidir.

* 2351 Genel İdare  çalışanımız kadroya geçirilmelidir.

Sayın Basın Mensupları;

Malumunuz üzere, kamu görevlilerinin Genel Yetkili Konfederasyonu ve temsilcisi Memur-Sen olarak, genel mali taleplerimizi geçtiğimiz gün sizlerle paylaşmıştık. Kısa bir hatırlatma yapacak olursak;

2016 yılında; Birinci Altı Ayda %8, ikinci Altı Ayda %8 ve 1 Ocak 2016’dan geçerli olmak üzere taban aylığına 150 TL Zam+ 2015 yılı ekonomik Büyüme Oranının %50’si ve üç aylık dönemlerdeki büyüme oranları kadar Refah Payı artışı+ Enflasyon farkı istiyoruz.

2017 yılında; Birinci Altı Ayda %7, ikinci Altı Ayda %7 ve 1 Ocak 2017’den geçerli olmak üzere taban aylığına 100 TL Zam+ 2017 yılında  üç aylık dönemlerdeki ekonomik büyüme oranı kadar Refah Payı artışı + Enflasyon farkı istiyoruz.

Gelir Vergisi Kaynaklı Maaş Kayıplarının Telafisi; Kamu görevlilerinin yıl boyunca %15 vergi diliminde vergi ödemesini ve bunu aşan tutarın işveren tarafından karşılanmasını istiyoruz.

2005 yılında sonra göreve başlayan kamu görevlilerine 1 derece verilmesini istiyoruz.

Değerli Basın Mensubu Arkadaşlarım,

500 bin sağlık ve sosyal hizmet çalışanı adına paylaştığımız toplu sözleşme reçetemizin hayırlar getirmesini diliyor, başta medyamız olmak üzere bütün kamuoyunu bir kez daha sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarımızın haklarına sahip çıkmaya davet ediyorum."