Kitap şenliğini düzenleyen Purut Kitabevi’nin işletmecisi Güven Purut, “Bugüne kadar bireysel olan yapılanların dışında böyle bir etkinlik Bayburt’ta olmamıştı. 7 günde 8 yazarımızı okuyucularla buluşturduk. Böyle bir ilgi olacağını başta kestiremedik açıkcası. Düşündüğümüzün çok üstünde bir ilgi gördü. İnanılmaz bir teveccüh oldu. Bu işin maddi bir geliri olmadı açıkcası. Çocuklarımıza bir alışkanlık kazandırdık diye düşünüyorum. Kumbarada biriktirdikleri paralarıyla kitap almaya gelen çocukların mutluluğunu görmek bizim için yeterli oldu" diye konuştu.
Etkinliği her sene daha da genişleterek devam ettirmeyi düşündüklerini ve kitap şenliğinin Bayburt’tan yazarlar çıkmasına da vesile olacağını belirten Purut, “Günlüklerini getirip, ‘editör var mı içinizde kitap yayınlmak istiyorum’ diyen çocuklarımız oldu. Çok mutlu olduk. İlimizde kitap okumaya bir nebze katkı sunduysak ne mutlu bize. Bu senenin en büyük etkinliği olarak çocuklarımıza armağan olsun” dedi.
Etkinlikte emeği geçenleri de unutmayan Purut, “Bu etkinliğe vesile olan sayın Valimize, Milli Eğitim Müdürümüze, desteklerini esirgemeyen Belediye Başkanımıza, çocuklarımızı buraya getiren tüm öğretmenlerimize çok teşekkür ediyorum. İnanılmaz destekleri vardı. Maliye Bakanımız ve Orman ve Su İşleri Bakanımızın da vekilimizle birlikte burayı ziyaret etmesi bizi son derece memnun etti. Allah hepsinden razı olsun” şeklinde konuştu.
Ufuk Tufan'dan 'Bamsı' ve 'Boğaçhan' romanları
Dede Korkut Kitabı’nda yer alan 12 hikayeden ‘Bamsı’ ve ‘Boğaçhan’ı romanlaştırarak okuyucuyla buluşturduğunu ve her biri 8-10 sayfalık olan hikayeleri 250-300 sayfalık romanlar haline getireceğini söyleyen Ufuk Tufan, Bamsı’nın Bayburt için öneminden bahsetti.
Tufan, gazetemize yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Kendi tarihimizi, kültürümüzü, değerlerimizi yansıtan romanlar yazmaya gayret ediyorum. Bamsı romanı bunlardan biri. Bayburt açısından önemli bir yönü var. Bamsı Beyrek 16 yıl Bayburt’ta esaret altında kalıyor. Parasar’ın Bayburt Hisarı diye geçiyor Dede Korkut hikayelerinde. Burada 16 yıllık esaretin ardından Oğuz Coğrafyasına yeniden dönüyor. Nişanlısı Banu Çiçek’le evleniyor.
İkinci kitabımız ise Bamsı’nın çağdaşı olan Boğaçhan. O da Dede Korkut hikayesiydi onu da romana çevirdik. Boğaçhan’ın kahramanlıklarını, babasını kurtarmak için hristiyanlarla yaptığı savaşları ve yine Türklerin örfüne geleneğine dair unsurları romanın içerisinde verdik. Bayburtlular yoğun ilgi gösterdi kitaplarımıza. Daha çok okunmasını temenni ederim.”