Etkinlik

ICOM Uluslararası Müzecilik Çalıştayı sona erdi

Abone Ol
Bayburt Postası - Türkiye'nin ilk kez evsahipliği yaptığı Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Uluslararası Müzecilik Çalıştayı, 23-26 Temmuz tarihleri arasında Bayburt'ta gerçekleşti.

Baksı Müzesi'ndeki çalıştayın açılış programına Bayburt Valisi Yusuf Odabaş, Belediye Başkanı Mete Memiş, ICOM Türkiye Başkanı Zülküf Yılmaz, ICOM Avrupa Başkan Yardımcısı Luis Roposo, Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan ve dünyanın çeşitli ülkelerinden müze temsilcileri katıldı.



Prof. Dr. Koçan, yaptığı konuşmada, terör saldırılarından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirerek, “Biliyorum ki Suriye ve Türkiye sınırında olanları hepiniz kaygıyla takip ediyorsunuz. Terör yalnızca bu bölgede değil, dünyanın her yerinde insanlığı tehdit ediyor. Barışın gücüne olan inancımla, bugünlerin en kısa zamanda geride kalmasını ümit ediyorum” dedi.

Uygarlığın, zalimlere karşı mazlumların verdiği mücadelenin onurlu öyküsü olduğunu söyleyen Koçan, “Bu öykü, sanat tarihinin yıkıcılar karşısındaki direncinde açıkça görülebilir. Müzeler bu direnci anlatır. Bu nedenle müzeler farklıdır, farklı olmak zorundadır” ifadelerini kullandı.

Hüsamettin Koçan, "Kalkınmanın İtici Güce Olarak Bölgesel Müzeler" konulu çalıştayda 17 uluslararası ve 26 ulusal katılımcı ile farklı yaklaşım ve deneyimlerin tartışıldığını vurgulayarak, “15 konuşmacı bildiriler sundu, aynı zamanda bir alan incelemesi ve tüm katılımcıların yer alacağı sonuç değerlendirmesi gerçekleştirilecek, sonuçlar daha sonra kitaplaştırılacak” diye konuştu.


ICOM Türkiye Başkanı Zülküf Yılmaz ise müzeciliğin tanımının günümüzde değiştiğine ve eski tanımıyla kıyaslanamayacağına işaret etti.

Korunması gereken kültür ve tabiat varlıklarının tamamına yönelik olabildiği kadar her türlü tedbirleri aldıklarını aktaran Yılmaz, “Kültür varlıklarının yasa dışı dolaşımını engellemeye, önlemeye yönelik de müzelerimizin çok ciddi görevleri var" şeklinde konuştu.

Zülküf Yılmaz, Türkiye sınırında yaşanan olaylara da değinerek, şunları kaydetti:

“Öncesinde Kuzey Irak, şu anda da ağırlıklı olarak Suriye, kültür varlıklarının vahşice, insafsızca terör örgütü veya örgütleri tarafından tahrip edilmesi, ticarete konu edilmesi, barbarca yok edilmesi hem bakanlık olarak hem de Türkiye Cumhuriyeti olarak şiddetle reddettiğimiz bir olay. Kültür varlıklarının olabildiği kadar yasa dışı bir şekilde sınırlarımıza girmesine engel olmaya yönelik çalışma içerisindeyiz. Güvenlik birimlerimiz, müzelerimiz ve hukuk sistemimiz bu işin önüne ciddi bir engel olmaya gayret göstermekte. Bir şekilde yakalanan Suriye vatandaşlarının hukuk sistemimiz içerisinde yargılanmaları devam etmekte. Yakalanan kültür varlıkları hiç kuşkusuz ki hukuki tabirle 'yediemin' olarak muhafaza altına alınmakta ve bunların uygun şartlar temin edildiğinde ilgili ülkeye kesin ve mutlak olarak iadesi konusunda bir teminat içerisinde bulunduğumuzu ifade etmek isterim.”

Çalıştayın açılış programında, Bayburt Valisi Odabaş ve Belediye Başkanı Memiş de birer 'hoşgeldiniz' konuşması yaptılar. 

Aksoy: "Baksı Müzesi, Türkiye ve dünyanın öğrenebileceği öncü bir proje”

ICOM Türkiye Danışma Kurulu Başkanı Suay Aksoy ise müzelerin gücünün çeşitlilikte yattığını dile getirerek, "Bu açıdan Baksı Müzesi, hem Türkiye’nin hem de dünyanın öğrenebileceği öncü bir proje” ifadelerini kullandı.

ICOM Avrupa Başkan Yardımcısı Luis Roposo da son yıllarda Avrupa ve dünyada süren krizin ardından müzelerin yeni bir iyimserlik yaratma evresine girdiğini belirtti.

17 ulusalararası ve 28 ulusal katılımcı ile deneyimlerin ve müzeciliğin geleceğinin konuşulduğu çalıştayın son gününde, müzedeki atölyeler gezildi.

Goranka Horjan başkanlığında hazırlanan çalıştayın sonuç bildirgesinde ise şöyle denildi:

"Katılımcıların büyük övgüsünü alarak..."

"Kültürel mirasın yaşatılmasına ve kurulduğu bölgenin kültür ve ekonomisine yaptığı katkıları nedeniyle 2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü'nü kazanan Baksı Müzesi'nin bu atölye çalışması çerçevesinde birçok oturum düzenlenmiş ve bu oturumlarda müzecilik ve müzeciliğin sorunları çeşitli yönleriyle ele alınmıştır. Katılımcılar, müzelerin kuruldukları bölgenin ekonomisine gerek çeşitli kurslar ve etkilikler düzenleyip istihdam yaratarak, gerek kültür turizmini teşvik ederek, nasıl fark yaratabildiğini Baksı örneği ekseninde tartışmış, olası sorunlar ve çözümleri üzerinde durmuştur. Her yönüyle başarılı bu atölye çalışması, bütün katılımcıların büyük övgüsünü alarak, olağanüstü başarılarına bir yenisini daha eklemiştir."


 
Prof. Dr. Hüsamettin Koçan'ın açılış konuşması... 

Değerli Konuklar;

Konuşmama Suruç’taki terörist saldırıdan dolayı duyduğumuz üzüntüyü belirterek başlamak istiyorum. Biliyorum ki Suriye ve Türkiye sınırında olanları hepiniz kaygıyla takip ediyorsunuz. Terör yalnız bu bölgede değil dünyanın her yerinde insanlığı tehdit ediyor. Barışın gücüne olan inancımla bugünlerin en kısa zamanda geride kalmasını ümit ediyorum.

Baksı’da olmanızdan dolayı duyduğum mutluluğu ifade etmeliyim. Hepiniz çok uzaklardan geldiniz; farklı coğrafyalar, farklı kültürler ve farklı bakış açılarıyla Baksı’yı zenginleştirdiniz. Bu nedenle ülkem, kentim ve müzemiz adına sizlere teşekkürlerimi sunmak isterim.

Uygarlık, zalimlere karşı mazlumların verdiği mücadelenin onurlu öyküsüdür. Bu öykü, sanat tarihinin yıkıcılar karşısındaki direncinde açıkça görülebilir. Müzeler bu direnci anlatır; bu nedenle müzeler farklıdır, farklı olmak zorundadır. Onları standart birer çekmece gibi algılayamayız.

23-26 Temmuz tarihleri arasında Kalkınmanın İtici Gücü Olarak Bölgesel Müzeler konulu workshopta, 17 uluslararası, 26 ulusal katılımcı ile farklı yaklaşım ve deneyimleri tartışacağız.

Workshopumuzda 15 konuşmacı dört oturumda bildiriler sunacak; aynı zamanda bir alan incelemesi ve tüm katılımcıların yer alacağı sonuç değerlendirmesi gerçekleştirilecek. Sonuçlar daha sonra kitaplaştırılarak sizlerle paylaşılacak.

Umuyorum ve inanıyorum ki bu workshopta, müzecilik için yeni ve aydınlatıcı önerilerle müzeler arası diyaloglar sağlanacak.

Bu etkinlik değerli katkılarla gerçekleşti; öncelikle Goranka Horjan, Jahangir Selimkhanov, Feride Çelik ve Suay Aksoy’a huzurlarınızda teşekkür etmek isterim.

Bu projenin gerçek sahibi olan ICOM Avrupa (ICOM Avrupa Bölgesel Birliği), ICR (ICOM Uluslararası Bölgesel Müzeler Komitesi), ICOM-SEE (ICOM Güney Avrupa Bölgesel Birliği) ve Türkiye, Azerbaycan, Yunanistan ve Hırvatistan ICOM Milli Komiteleri’ne de teşekkürlerimi sunarım.

Etkinliğimizi destekleyen Bayburt Valiliği, Bayburt Belediyesi ve Bayburt Üniversitesi ile TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği) ve Baksı Kültür Sanat Vakfı’na ayrıca teşekkür ederim. Baksı’da iyi zaman geçirmenizi diler, tüm katılımcıları sevgiyle selamlarım."

Çalıştay sonuç bildirgesi...

Museums are generating income and boosting local economy

The workshop entitled Regional museums as generators of development stresses that museums are the most important  landmarks in many countries  and they should be seen as crucial drivers of development in their respective regions. However, the initiatives to create new museums still reside more in the sphere of  social and political decision making than in economy.

The workshop held in the Baksi museum from Bayburt, the 2014 Council of Europe Museum Prize winner, uses the good practice model employed by this extraordinary museum as an example of cultural industry in a rural area, which exploits tangible and intangible assets of the region in a sustainable way.

Several themes have been chosen for discussion in different sessions and some conclusions have been draftd by museum professionals coming from different European countries and Turkey as the host country. The workshop has been given the grant for special projects from ICOM – the International Council of Museums and the outcomes will be published in the book.

One of the sessions was concerned with the impact of museums on economy and employment. Museums are catalysts of regional development and besides taking care of valuable collections they also preserve and promote cultural landscapes. The impact of museums is reaching far beyond museum walls and has tremendous ripple effect that transforms society and economy of the place. Responsible management must include autonomy and professionals are looking for an adequate frame to promote new managerial procedures in order to procure the new funding resources through partnership, merchandising, exhibitions and other museum activites.

There is a close relationship between museums and tourism but it is necessary to create stabile links with economy in general.  All heritage sector, and especially museums, is contributing to the income of tourism and the part of it  should be given back in order to help maintenance and preservation of heritage. In general, tourism should be reinvesting money into communities and this is the only way how a healthy relationship can be maintained. Joint communication and marketing strategies are needed but also cooperation  and destination management plans can be made to secure successful maintenance of key attractions.

Being inspired by Baksi museum the participants explored how to use museums to transform local potential to active entrepreneurship that takes care of social wellfare of communities. Every wise policy is about how the resources are used and there are many indicators that show variety of benefits that museums bring to their territory – from new investments, to new jobs, from tourist attractions to the growth of real estate prices – these are only few to mention. But economic imapact is only one side of the story. In order to make it complete we have to take into account social benefits, capacity building and education, promotion of respect, democracy and diversity. The museums share values and ideas and that is their prime capital.

Müzeler Gelir Yaratıyor ve Yerel Ekonomiyi Canlandırıyor

24-25 Temmuz, 2015 tarihinde, ulusal ve uluslararası davetlilerin katılımıyla Bayburt’taki Baksı Müzesi’nde “Kalkınmanın İtici Gücü Olarak Bölgesel Müzeler” adlı atölye çalışması gerçekleştirilmiştir. Kültürel mirasın yaşatılmasına ve kurulduğu bölgenin kültür ve ekonomisine yaptığı katkıları nedeniyle 2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü kazanan Baksı Müzesi’nin bu atölye çalışması çerçevesinde birçok oturum düzenlenmiş ve bu oturumlarda müzecilik ve müzeciliğin sorunları çeşitli yönleriyle ele alınmıştır. Katılımcılar, müzelerin kuruldukları bölgenin ekonomisine gerek çeşitli kurslar ve etinlikler düzenleyip istihdam yaratarak, gerek kültür turizmini teşvik ederek, nasıl fark yaratabildiğini Baksı örneği ekseninde tartışmış, olası sorunlar ve çözümleri üzerinde durmuştur. Her yönüyle başarılı bu atölye çalışması, bütün katılımcıların büyük övgüsünü alarak, olağanüstü başarılarına bir yenisini daha eklemiştir.