Bayburt Postası, doğum gününü kutluyor. Haberleriyle, yazarlarıyla, dosyalarıyla, okurlarıyla kutluyor. Anadolu’ya has yalnızlığında, ne yana eseceği kestirilemeyen fırtınasında hem de… Kâh başarmış olmanın coşkusu, kâh yenilgilerle…
1952… Turan Caddesi, numara on…
Tabelası renkli, kendisi siyah beyazdı…
Hoca Ali Efendi Matbaası’ndan homurtular sokaklara taşmaya başlamış, pikaplarla Bayburt’a taşınan üçüncü hamur kağıtlar mürekkeple buluşmuş, Bayburt Postası böylelikle yayın hayatına başlamıştı.
***
O gün bu gündür, Anadolu insanı için hep doğrulardan yana tavır aldı, geçmişini bir an olsun unutmadı.
Cumhuriyet konusunda tavizsizdi, kin ve nefreti körükleyenlere ise hiç yüz vermedi.
Hoşgörünün ve aklın yanında oldu. Tarihin, atanın, toprağın ve de hepsini yaratanın…
Bu anlayış, Anadolu’ydu. Sürekli yayın hayatına başladığı 1953 Şubat’ından beri Bayburt Postası’nın beslendiği kaynak ve filizlendiği toprak, Doğu’ydu, Büyük Anadolu’ydu…
***
Tirajı bazen bir, bazen yüz, bazen bir kaç bin oldu. Kağıdı olmadı bazen, boyası olmadı. Zaman zaman reklamı, çalışanı, yazarı, yazası kalmadı ama yılmadı…
Kör topal yarım asrı aştı, elli yedi yaşına ulaştı.
Sevdayla, tutkuyla, kavgayla, gururla geçmiş tam elli yedi yıl…