BİTİK, kitap demek, YAPIT ise eser. İkisi de Kaşgarlı Mahmut’un DİVAN’ın da var. Dilerdim, Mahmut Ata’nın adı, BATUR olsaydı. Neyse o konu çok eskilerde kaldı. Biz dönelim günümüze…
Cazim Gürbüz’ün on dokuz bitiği var. Sekizini okudum. Okunmaya değer ürünler veriyor yazarımız. Yeniçağdaki yazılarını da okuyordum. Sakıncalı bulununca bıraktı. Şimdilerde Bayburt Postasında, bir de bilgi ağlarındaki yazılarını okuyorum. Yorum yazdıklarım da oluyor.
Cazim Gürbüz düşünce alanına Türkçü-Müslüman olarak başlamış; bu doğrultuda çalışmış, çabalamış, yazmış, söylemiş bir aydın kişi. Neye inanıyorsa onu yüreklice dile getirmiş.
Ayrıca iyi bir ozan, değerli koşuk (şiir) bitikleri var.
Kendi anlatımıyla Sünni Müslüman olarak da uzun yıllarca, günde beş kez namaz kılmış, oruç tutmuş. Sonunda bilimde geliştikçe dine inancını yitirmiş. Şöyle yazıyor: “Kitaplı dinlerin and içen, kullarını tehdit eden, şeytanla bahse tutuşan, durmadan aynı sözleri tekrar edip duran, ganimet alan, sık sık fikir ve karar değiştiren, peygamberlerinin evliliklerine ayet indiren ve yarattığı en güzel varlıklar olan kadınların saç kıllarıyla uğraşan Allah’tan, güzellik, sevgi ve akıl TANRI’sına dönüş” yapmış.
Buraya varınca da yüreklice “İSLAM’DAN DEİZME” adını verdiği bitik ortaya çıkmış.
Son yıllarda birçok kişinin İslam’ı sorguladığını görüp duruyoruz. Bunların içinde, İslam konusunda uzman bilginlerin de çoğaldığını görüyoruz. Bu bilginlerin bilgileri derinleştikçe günümüzün egemen Müslümanlık anlayışının çok uzaklarına düştüklerini, yine de dine sımsıkı yapışıp kendi inançlarını da, başkalarınınkini de kurtarmak için çırpındıklarını da gözlemliyoruz.
Kimisi (Mustafa Öztürk) Kur’anın büyük bölümüne “tarihseldir, bizi ilgilendirmez” diyerek; başkaları (İhsan Eliaçık) Kur’andaki sözcüklere başka anlamlar yakıştırarak, dini kurtarmaya çalışıyorlar.
Yaşar Nuri Öztürk de “Kur-andaki İslam” diyerek bir çözüm sunmuştu da “deizm” konusuna çok yakın durmaktan geri kalmamıştı.
Dücane Cündioğlu adındaki bir düşünürümüz ise önce Ülkücü sonra İslamcı akımlara kapıldığını anlatırken, söylemlerine bol bilgi yığınları katarak İslam’dan kopuşunu açıkça ortaya koymak konusunda ikircikli davranıyor.
Örnekler çok da bunların içinde, İslam’dan kopup Deizm’e ulaşmasını açık açık açıklayan tek kişi Cazim Gürbüz.
İslam’dan kopmaktan korkmayanlar ile İslam’ı “Çağın Bilincine” söyletip kurtarmak isteyenler Cazim Gürbüz’ü okumalı.
Bu alandaki başka bir bitik olan “Ehl-i İslam’dan CİNSEL FETVALAR” İslam karşıtlarının da bugünkü İslam’a inananların da okuması gereken bir bilimlik çalışma, kaynak yapıt.
“Bilimsel Ateizm” adlı bitiği ise SSCB Yazarlar Kurulu yazmış. Cazim Gürbüz Türkiye Türkçesine artarmış.
Bu alanda son çıkan yapıtı ŞAMAN OLAN İMAM roman olsa da tüm bitikleri bilgilerle, görüşlerle dolu.
“AŞK’A ZUM” Aşk kavramı konusunda önemli bir çalışma.
“Atatürk Ekonomisi ve Beş Destan Adam” adlı yapıt konusunda değerli bir emek ürünü.
Destanlar bölümünde adları unutulan Cumhuriyetin beş ekonomi kahramanının destanı var. Bu bölümde Cazim Gürbüz, bilgisi ile ozanlık gücünü bir araya getirerek beş destan yazmış, Demirağ, Kağıtçı, Atatürk’ün Savunma Sanayi Fabrikatörü Şakir Zümre, Zihni Derin, Demiryolcu Behiç Bey destanları. Bu konuda yazılmış –bence- ilk destanlar.
Gelelim Kemalist Türkçülük adını verdiği bitiğine… “Türkçüyüm” diyenler de “Kemalist’im” ya da “Atatürkçüyüm” diyenler de bu yapıtı kesin okumalı.
Birinci bölüm:
EN BÜYÜK TÜRK ATATÜRK, EN BÜYÜK TÜRKÇÜ DE… VE KEMALİZM BİR İDEOLOJİSİ…
Cazim Gürbüz’ün on dokuz bitiği var. Sekizini okudum. Okunmaya değer ürünler veriyor yazarımız. Yeniçağdaki yazılarını da okuyordum. Sakıncalı bulununca bıraktı. Şimdilerde Bayburt Postasında, bir de bilgi ağlarındaki yazılarını okuyorum. Yorum yazdıklarım da oluyor.
Cazim Gürbüz düşünce alanına Türkçü-Müslüman olarak başlamış; bu doğrultuda çalışmış, çabalamış, yazmış, söylemiş bir aydın kişi. Neye inanıyorsa onu yüreklice dile getirmiş.
Ayrıca iyi bir ozan, değerli koşuk (şiir) bitikleri var.
Kendi anlatımıyla Sünni Müslüman olarak da uzun yıllarca, günde beş kez namaz kılmış, oruç tutmuş. Sonunda bilimde geliştikçe dine inancını yitirmiş. Şöyle yazıyor: “Kitaplı dinlerin and içen, kullarını tehdit eden, şeytanla bahse tutuşan, durmadan aynı sözleri tekrar edip duran, ganimet alan, sık sık fikir ve karar değiştiren, peygamberlerinin evliliklerine ayet indiren ve yarattığı en güzel varlıklar olan kadınların saç kıllarıyla uğraşan Allah’tan, güzellik, sevgi ve akıl TANRI’sına dönüş” yapmış.
Buraya varınca da yüreklice “İSLAM’DAN DEİZME” adını verdiği bitik ortaya çıkmış.
Son yıllarda birçok kişinin İslam’ı sorguladığını görüp duruyoruz. Bunların içinde, İslam konusunda uzman bilginlerin de çoğaldığını görüyoruz. Bu bilginlerin bilgileri derinleştikçe günümüzün egemen Müslümanlık anlayışının çok uzaklarına düştüklerini, yine de dine sımsıkı yapışıp kendi inançlarını da, başkalarınınkini de kurtarmak için çırpındıklarını da gözlemliyoruz.
Kimisi (Mustafa Öztürk) Kur’anın büyük bölümüne “tarihseldir, bizi ilgilendirmez” diyerek; başkaları (İhsan Eliaçık) Kur’andaki sözcüklere başka anlamlar yakıştırarak, dini kurtarmaya çalışıyorlar.
Yaşar Nuri Öztürk de “Kur-andaki İslam” diyerek bir çözüm sunmuştu da “deizm” konusuna çok yakın durmaktan geri kalmamıştı.
Dücane Cündioğlu adındaki bir düşünürümüz ise önce Ülkücü sonra İslamcı akımlara kapıldığını anlatırken, söylemlerine bol bilgi yığınları katarak İslam’dan kopuşunu açıkça ortaya koymak konusunda ikircikli davranıyor.
Örnekler çok da bunların içinde, İslam’dan kopup Deizm’e ulaşmasını açık açık açıklayan tek kişi Cazim Gürbüz.
İslam’dan kopmaktan korkmayanlar ile İslam’ı “Çağın Bilincine” söyletip kurtarmak isteyenler Cazim Gürbüz’ü okumalı.
Bu alandaki başka bir bitik olan “Ehl-i İslam’dan CİNSEL FETVALAR” İslam karşıtlarının da bugünkü İslam’a inananların da okuması gereken bir bilimlik çalışma, kaynak yapıt.
“Bilimsel Ateizm” adlı bitiği ise SSCB Yazarlar Kurulu yazmış. Cazim Gürbüz Türkiye Türkçesine artarmış.
Bu alanda son çıkan yapıtı ŞAMAN OLAN İMAM roman olsa da tüm bitikleri bilgilerle, görüşlerle dolu.
“AŞK’A ZUM” Aşk kavramı konusunda önemli bir çalışma.
“Atatürk Ekonomisi ve Beş Destan Adam” adlı yapıt konusunda değerli bir emek ürünü.
Destanlar bölümünde adları unutulan Cumhuriyetin beş ekonomi kahramanının destanı var. Bu bölümde Cazim Gürbüz, bilgisi ile ozanlık gücünü bir araya getirerek beş destan yazmış, Demirağ, Kağıtçı, Atatürk’ün Savunma Sanayi Fabrikatörü Şakir Zümre, Zihni Derin, Demiryolcu Behiç Bey destanları. Bu konuda yazılmış –bence- ilk destanlar.
Gelelim Kemalist Türkçülük adını verdiği bitiğine… “Türkçüyüm” diyenler de “Kemalist’im” ya da “Atatürkçüyüm” diyenler de bu yapıtı kesin okumalı.
Birinci bölüm:
EN BÜYÜK TÜRK ATATÜRK, EN BÜYÜK TÜRKÇÜ DE… VE KEMALİZM BİR İDEOLOJİSİ…
Yapıtın ilerki bölümlerinde ATATÜRK VE TÜRK DÜNYASI, KOŞULU VE KOŞULLU YOBAZLIK, ATSIZ’I NESNEL KAVRAMAK, NEFRETİ MAKAMINDA TÜRKÇÜLÜK, KEMALİST TÜRKLEŞTİRME, HAZRETİ ATATÜRK DEMİŞİM DE VE TANRI ULUDUR DİYEMEYENE, DÖRT KEMALİST: MEVLÜT AĞA, GAZİ DEDEM, HÖSRÖV BEY VE MEHMET TURAN bölümleri var. İlginç yine özgün yazılarla.
Cazim Gürbüz okunmalı.