7 Haziran seçimlerinde Bayburt'ta kamu kurum müdürlerinin AK Parti adayını karşıladığını, basın yoluyla suç duyurusunda bulunmasına rağmen hiç bir işlem yapılmadığını söyleyen Burç, Aydıntepe'deki yaşanan yolsuzluğu da belgelerle ispat etmeye hazır olduğunu kaydetti.
Partililerin katıldığı basın açıklamasında konuşan Burç, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'nun yandaş medya aracılığıyla erken seçimi dile getirdiklerini ve oy , "Liderimiz hiçbir ön şart olmadan da Davutoğlu’yla görüşse AKP’nin emanetçi Genel Başkanı, aldığı emir üzere mutlaka koalisyon ihtimalini boşa çıkaracak bir bahane bulacaktı" dedi.
Burç, şu açıklamayı yaptı:
"Türk milliyetçileri BOP planına engel"
"Bir süredir pusuda bekleyen havuz medyası, koalisyon görüşmeleri tamamlanır tamamlanmaz seçim stratejisi doğrultusunda MHP tabanına yönelik algı operasyonlarına başlamıştır. CIA Başkanı Brennan, "Şu MHP öğretisi başlı başına bir vaka. Türk milliyetçileri BOP planına engel. MHP ve ülkücü öğretmenin kontrol edilmesi gerekli. Ülkücüler tasfiye edilmelidir" diyerek zehrini akıtmıştır."
"Olayı belgelerle ispat etmeye hazırım"
"İktidardan beslenen bürokratlar MHP Genel Başkanımız sayın Dr. Devlet Bahçeli'yi eleştirmiştir. Doğrundan hakaret kastıyla seçilmiş aşağılayıcı ifadeler kullanmaya başlamışlardır. Kurum müdürleri, amirleri resmi araçlarla seçimlere AKP'li milletvekili adaylarını karşılamış birlikte seçim çalışmalarına katılmışlardır. Bizim MHP olarak basında suç duyurusu yapmamıza rağmen hiçbir adli ve idari soruşturma başlatılmamıştır. Aydıntepe İlçe Milli Eğitim'de yapılan yolsuzlukların ve ihalelerin üstü kapatılmış, ihale yolsuzluğuna karışan İlçe Milli Eğitim Müdürü terfi ettirilerek Bayburt İl Milli Eğitim Müdürlüğü Müdür Yardımcılığına ataması yapılmıştır. Adaletli, dürüst, çalışkan, halkın sevdiği Aydıntepe mülki amirinin ise hakkında soruşturma başlatılacağı bilgilerine ulaşılmıştır. Biz MHP olarak particilik değil her zaman doğrunun, haklının, adaletlinin yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Yetkili Cumhuriyet savcılarından olaya haksızlığa adaletsizliğe el koymalarını canı gönülden arzuluyoruz. Bayburtlu hemşerilerimize kamuoyunu bilgilendirmeyi bir vazife sayıyoruz. Biz olayı belgelerle ispat etmeye hazır olduğumuzu yetkililere duyuruyoruz."
"Çözüm süreci safsatasıyla PKK güçlendirilmiştir"
"Ayrıca 7 Haziran seçimlerinde iktidarı kaybeden AKP yenilgiyi kabullenememiştir. Çözüm süresince Barzani Türkiye’ye geldiğinde AKP’liler 'Türkiye seninle gurur duyuyor' diye slogan atmışlarıdır. Bakın gurur duyduğunuz Barzani’nin hava durumu bülteninde Sivas’a kadar bizim diyorlar. Türk Milletinin iradesine karşı gelinmiş çözüm süreci safsatasıyla PKK güçlendirilmiştir."
"Erken seçimi ortaya atan Davutoğlu'dur"
"Şimdi ise yandaş medyayla bir erken seçim tercihini ortaya atmışlardır. Erken seçim tercihini ilk önce ortaya atan seçim akşamı balkon konuşmasında Sayın Davutoğlu’dur. Bütün kamuoyunun malumudur ki erken seçim tercihi, Türkiye’yi bir erken veya yeniden seçime götürme stratejisi Tayyip Erdoğan’ın sevk idaresinde 7 Haziran gecesinden itibaren erken seçime yönlendirilmiş ve odaklanmıştır. Sayın Ahmet Davutoğlu da mecburen bu stratejiyi adım adım uygulamıştır. Davutoğlu, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile son koalisyon görüşmesinin ardından: “Erken seçim tek ihtimal haline gelmiştir diyebiliriz” tarzında açıklama yapmıştır. Daha MHP Lideri Devlet Bahçeli ile bir araya gelmeden yapılan bu açıklama, AKP Genel Başkanının asıl niyetini ve misyonunu ortaya koymaktadır. Yani Davutoğlu’nun MHP lideri ile yaptığı görüşme, halk tabiriyle vatandaşın sakalının altından geçmektir. Dostlar alışverişte görsün diye gerçekleştirilmiştir ve tamamen seçmenin algısına dönüktür. Yandaş yazar ve televizyon programcılarının bu konudaki yorumları da bu algıyı pekiştirme, bütün vebali MHP'nin sırtına yükleyerek kararsız ve küskün seçmeni AKP’ye yönlendirme amaçlıdır."
"TRT, AKP’ye hizmetkar olmuştur"
"Hükümetin borazanı TRT bile haberlerinde MHP’nin bütün koalisyon seçeneklerine kapıyı kapattığını belirterek büyük bir rezalete daha imza atmıştır. TRT'de Erdoğan'ın erken seçim stratejisini uygulamaya amade ve AKP’ye hizmetkar olmuştur. TRT'yi yönetenler, bunları bir kenara yazdığımızı unutmamalıdırlar. AKP’nin fiili lideri Tayyip Erdoğan, yenilen pehlivan güreşe doymaz misali bir kez daha çoğunluğu sağlar mıyım düşüncesiyle hareket etmektedir. Bu çerçevede AKP’nin sözde terörle mücadelesi de göz boyamaya yöneliktir. Erdoğan ve emrindeki AKP terörle mücadeleye çözüm sürecine verdikleri kadar önem vermemektedir. Çözüm sürecini hayata geçirmek için kapsamlı bir proje uygulanmış, yasalar kararnameler çıkarılmış, yasa değişiklikleri yapılmış, sosyal projeler hayata geçirilmiş, hepsinden de dikkat çekici olarak canavar kuzu postuna sarılarak pazara çıkarılmıştır. Buna karşılık son günlerdeki göstermelik terörle mücadeledeyse sadece güvenlik güçlerimiz plansız, programsız ve istihbaratsız şekilde teröristlerin üzerine sevk edilmiştir. Çok fazla şehit verilmesinin başta gelen sebebi de hükümetin bu affedilmez hovardalığıdır."
"MHP şartsız da görüşse olmayacaktı"
"Ne yazık ki mesele çok açık ve durum çok acıdır: Erdoğan'ın amacı, erken seçimde daha fazla oy avlayabilmektir. Erdoğan’ın, güvenlik güçlerimizin kanı, halkın canı pahasına bu yolu denemeyi aklına koyduğu ortadadır. Millet, sandıkta bunun hesabını soracaktır. AKP’nin çözüm sürecinin hikâyesi, eşeği boyayarak pazarda satan sahtekâr tüccarın hikâyesidir. Oysa terörle mücadele sosyal, ekonomik, siyasi, kültürel ve askeri boyutlarıyla çok kapsamlı bir şekilde ele alınması gereken bir hayati konudur. Yandaş yazarlar “MHP koalisyon seçeneğinin kapısını hiç aralamadı” iddiasını tekrarlayıp durmakta, olmayacak duaya amin demedi diye Genel Başkanımızı suçlamaktadır. Hatta MHP’nin koalisyondan kaçtığı iddia edilmektedir. Şimdi bunlara soruyoruz: Koalisyon seçenekleri, bizzat Genel Başkanımızın ağzından defalarca dile getirilmedi mi? Artık erken seçimin öncelikli olmadığını, bir koalisyon hükümeti kurulmasının, olağanüstü ülke şartlarının gereği olduğunu vurgulamadı mı? Ayrıca MHP lideri hiçbir ön şart olmadan da Davutoğlu’yla görüşse AKP’nin emanetçi Genel Başkanı, aldığı emir üzere mutlaka koalisyon ihtimalini boşa çıkaracak bir bahane bulacaktı. AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, hem CHP ile hem de MHP ile görüşmelerinde ipe un sermiştir. Çünkü amaç koalisyon kurmak değil, yeniden seçime gidip ya tutarsa misali yeniden tek başına iktidarı aramaktır. Havuz medyası, koalisyon için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin öne sürdüğü şartları ve bu konudaki net ifadelerini gündeme bile getirmemekte, görmezden gelmektedir. Çünkü bu şartların tartışılıp kamuoyu tarafından yaygın şekilde bilinmesi, işlerine gelmemektedir. Zira vatandaşlar bunu kamilen öğrendikleri takdirde partimizin tutumunda haklı olduğu bir kez daha ortaya çıkacak, çiftlik padişahının sandık oyunu bozulacaktır."
MHP'nin şartları
"Bu arada MHP’nin koalisyon için ortaya koyduğu dört önemli maddeyi yeniden kamuoyuyla paylaşmakta fayda görüyoruz. “Anayasa’nın ilk dört maddesi değiştirilemez. Çözüm süreci eksiksiz ve bahanesiz olarak ortadan kaldırılmalıdır. 17-25 Aralık kapsamındaki rüşvet ve yolsuzluk iddialarının üzerine gidilmelidir. Cumhurbaşkanı anayasal sınırlarına çekilmelidir. Nedir bunlar? Anayasanın ilk dört maddesi, Madde 1.Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir. Madde 2. Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik ,laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Madde 3.Türkiye Devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı bayraktır. Milli Marşı İstiklal Marşı’dır. Başkenti Ankara’dır. Madde 4. Anayasanın birinci maddesindeki devletin şeklinin cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile ikinci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve üçüncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez."
"PKK’nın isteklerini kabul et, MHP için koalisyon olmadı de"
"Apo'nun (vatan hainin) PKK'nın şartları ise şöyle : 1- Bana sayın demek suç olmaktan çıkacak. 2- KCK'li tutuklular serbest bırakılacak. 3- Anadille eğitim verilecek. 4- Dağdan inen örgüt üyeleri devlette memur olacak ayrıca devlet kredisi verilecek.5- Kürdistan Özerklik verilecek. 6- Beni de serbest bırakacaksınız.
Terör örgütüyle müzakere yap Oslo’da PKK ile gizli gizli görüş Şivan Perver ve Barzani’yle Diyarbakır’da kol kola gez Dolmabahçe’de PKK’nın isteklerini kabul et. MHP için koalisyon olmadı de. Çok mu şey istemiştir MHP? Eğer şartları kabul edilseydi MHP’nin kesinlikle koalisyona evet diyeceği niye inkar edilmektedir? Yandaş medya AKP’nin bu şartları kabul etmeme sebeplerini niye gündeme getirmemektedir? AKP’nin koalisyonla ilgili çekinceleri ve tutumu neden masaya yatırılmamaktadır? MHP’nin şartları zülfiyare dokunacağı için AKP’nin buna yanaşmadığı niye yazılıp söylenmemektedir?"
"HDP, MHP yüzünden bakanlık alacak diyeceksiniz"
"AKP Milletvekili Suat Kılıç, "Milliyetçiliği ayaklar altına alın. Andımız ruhu bizde yok hissetmiyorum neden okuyalım" diyor. AKP Milletvekili Hüseyin Çelik, "PKK birkaç Mehmedi şehit etti diye meclis toplanmaz" diyor. Bir diğer AKP Milletvekili Mehmet Metiner, "PKK bağımsız Kürdistan için silah kullandı" diyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "HDP'li hükümetle ulusal güvenlik endişemiz olmaz." Yine Sağlık Başkanı Mehmet Müezzinoğlu ise, "Başkanlık verseydiniz bu günkü olaylar olmazdı" diyor. AKP Milletvekili Yasin Aktay ise, “Devlet göz yumdu PKK 2,5 yıl boyunca silahlandı" diye itiraf ediyor. AKP’nin yalaka basını Sabah Gazetesi "PKK'dan itiraf çözüm sürecinde büyüdük ve organize olduk. PKK 80 ilde silah dağıttı" diye yazıyor. Sonra da HDP, MHP yüzünden bakanlık alacak diyeceksiniz."
"Bu toprakları ihaleyle elde etmedik"
"Biz Anadolu’yu vatanlaştırma konusunda kimseden icazet almadık. İhaleyle elde etmedik. Bağışla sahip olmadık, kimsenin himmetine müracaat etmedik, aman dilenmedik, kan döktük, can verdik, yetim kaldık, gazi olduk ve bir çakıl taşının dahi pazarlık konusu yapılmayacağını asırlar öncesinden muhataplarına ilan ettik. Burasını kader bildik ve yurt yaptık. Vatanımızın her karışını, her insanını aziz bildik. Kanlarıyla destanı, cesaretiyle tarih yazarak bize vatan bırakan tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet niyaz eder, ailelerine baş sağlığı dilerim. Ruhları şad, mekânları cennet olsun. Ne mutlu Türküm diyene."