BEKDER iyi işler yapıyor, fakat...

Abone Ol

BEKDER çok önemli ve iyi işler yapıyor çokk!
Fakat…

Bayburt Bilim, Eğitim ve Kültür Derneği bir sivil toplum kuruluşu.

Bir dernek ancak bu kadar iyi işler yapar, yaptığı işlerin içini ancak bu kadar sağlıklı doldurur ve her projesi böylesine doğru yönetilir. Gerçekleştirdikleri tüm projeler Bayburt’un bir eksiğini tamamlayıcı, içerik olarak doğru tanımlanmış ve kültürel alan açıcı. Bayburt’ta böylesine hedefini tutturan iş, doğrusu az yapılıyor. Derneğin kurucu yöneticileri ise saygın ve nitelikli insanlar.

Geçenlerde Şair Zihni Kültür Merkezi’nde 6.sı gerçekleştirilen görkemli törende onur ödülleri, Bayburt bilim, kültür ve hizmet alanına emeği geçmiş değerli insanlara sunuldu.

Evet bu gerçeklerden sonra geliyim küçük ama önemli ‘fakat’a!

BEKDER ödül töreninde, daha öncekilerde olduğu gibi bu defa da ödül alan kişilere ödüllerini; kentteki üst düzey bürokratlar, siyasetçiler, yerel yöneticiler ve işadamları verdi. İşte eleştirim bu konuda olacak.

Benim siyasetçilerle, üst düzey yöneticilerle ve iş alemiyle bir sorunum yok. Zaten sadece sistemleri ve kitlesel nitelikleri eleştirisinin hedefine koymuş biri için bunun dışında bir davranış tutarsız olur. Benim amacım, doğru tasarlanmış bir projenin daha itibarlı ve anlamlı kılınması adına bir öneri...

Şimdi uygulanan bu yöntem dışındaki önerime geleyim. Önce, ikisi dünyadan biri ise ülkemizden saygın üç ödül töreninin ödül verme yöntemine işaret edeyim, sonra da bu ödül verme işini neden sağlıklı bulmadığımı gerekçelendireyim.

Vereceğim örnekler ile usuller yurdışından herkesin bildiği Nobel, Oscar ve bizden de Reklamcılar derneği ile GMK’nın ödül törenleri.

Nobel ödül törenine İsveç krallık ailesi ve üst düzey yöneticiler davet edilir. Protokolda en önde otururlar ve içlerinden bir temsilci üç beş cümlelik bir konuşma yapar ama ödül vermez. O kadar. Yani bir padişah törene katılıyor ama ödül vermiyor! Ödülleri ise genelde daha önce o alanda başarılı olmuş ya da onurlandırılmış kişiler sunuyor. Oscar törenlerini de yıllardır izlerim, orda da değil bir siyasetçi ya da atanmış yönetici, kültür alanının dışından birine davetiye bile gönderilmez. Bizim Reklamcılar Derneği ve GMK’nın ödül törenlerine yıllardır katılırım. Oralarda da ödüller ya o alanın saygın isimlerine ya daha önce ödül almış kişilere ya da ilgili alana katkılar sunmuş insanlara verdirilir.

BEKDER’in projesine tıpkı benzer olan, yani bir kentin bilim ve kültür alanına katkı sunmuş insanlara yine o kentin o alandaki insanları ödüllerini verir. Burda o kentlerin isimlerini yazsam yanlış olur.

Ve karşı çıkmamın asıl gerekçesi: Bir kentin üst düzey bürokratı üç gün sonra tayin olur, siyasetçisi seçilemeyebilir, yerel yöneticisi değişir, işadamları görev değiştirir ve bir yıl sonraki törene değil kendileri, amcasının oğlu bile gelmez. Oysa ödülü önceden almış kişiler veya o memleketin kültür yaşamına katkısı olanlar sunduğunda hem veren hem de verilen bir kez daha onore edilmiş olur. Böylece katılım hem daha kapsayıcı hem de tören o siyasi eğretiliğinden temizlenmiş olur.

Elbette söz konusu kent yöneticileri ve seçilmiş kişiler ödül törenine davet edilip yine gerekli saygı gösterilip en önde misafir edilmeliler ama 'ben de ben' isem onlar kendilerine baş rol verilmeyen filmlerde pek oynamak istemezler.

Eleştiri yapıcı olsa da farklı yönü işaret ettiği için kırıcıdır. BEKDER’in saygın, çalışkan ve saygıdeğer yöneticileri lütfen alınmayın ya da zor yerden sorduğum için bağışlayın. Sizler “düşünen, araştıran, tartışan ve sadece eleştirmekle kalmayıp eleştirdiğini değiştirmek peşinde olan” değerli insanlarsınız. Anlıyorum, bu öneri ve öne sürüşlerimi gerçekleştirmek çeşitli dengeleri olan bir kırılma gerketiriyor. Bunu kesin olarak siz benden daha önce sezmişsinizdir. Benim öne sürüşüm size “bekara eş boşamak “ gibi gelebilir fakat bu büyük hizmeti daha güçlü bir anlamla taçlandırmak istiyorsanız kahraman olun!

Aklınıza inanıyorum ve cesaretenize kuvvet diliyorum!

(BEKDER’in saygıdeğer yöneticisi arkadaşlar, önerimi özel olarak doğrudan size yapabilirdim ama bu eleştiriyi sizlerin yanısıra Bayburt Postası aracılığıyla, değerli Bayburtlular’ın da okumasını istedim.)