Apo ile AKP arasındaki gerçek ilişkinin şiiri

Eyyamcı, dönek, sormadan olma yandaşlara bakılırsa, Batı’ya daha iktidara gelmeden biat eden, “Bizi Katolik nikâhı ile bağrınıza basın” diye yalvarmaklı olduktan sonra, Türk düşmanı Papa’nın heykelinin önünde AB Anayasasına imza koyan, ABD’nin korkusundan Kuzey Irak’a girip silahlı PKK unsurlarını temizleyemeyen; ABD ile AB tarafından önüne konan “Barış Süreci” aldatmacasını halkımıza yutturmaya kalkışan (yutturdu da epeyce) AKP; ”Batı’nın elinden Kürt kartını almış.”

Yahu keşke alsaydı, alkışlardık, ama durum hiç öyle gözükmüyor.

Nasıl gözüküyor peki?

Bunu şiirle diyelim, APO ile AKP karşılıklı desinler, deyişsinler.

Hadi bakalım:

APO

Sen arz edeceksin, talep bendendir

Pazarlık özerklik doğurtsun da gör 

Almanın sonu yok, sen vermeye bak

Sam Amcam seni bağırtsın da gör

AKP

Kürtçe eğitimi gözümden iste

Liboşlar göreve seğirtsin de gör.

İzimden, sezimden, sözümden iste

Karnından konuşup geğirtsin de gör

APO

Serok Vezirimiz bir açık bahttır

Gözlerimde ışık, gönlümde tahttır

Ona da, bana da her yol mubahtır

Beni bir göreve çağırtsın da gör

AKP

Kazan-kazan bizim şiarımızdır

Nabza göre şerbet çıkarımızdır

Hazreti Obama yukarımızdır

Patriotları bir öğürtsün de gör

APO

Bir villa içinde ev hapsi olsun

Uşağım, hizmetçim hepisi olsun

Oturak âlemi ve tepsi olsun

İçinde bir çengi kıvırtsın da gör

AKP

Olur olur, bir gün onlar da olur

İşin içinde neo-conlar daolur

Diplomatik fan-fin-fonlar da olur

Davudoğlu kulis çevirtsin de gör

APO

Bize bir statü, sınır da verin

Leb demeden leblebiyi getirin

Bize yok, yok, gerin bedenim gerin

Soros paraları savurtsun da gör

AKP

Talimat verildi otuz Bakan’a

Sivil Toplum denen ağaçkakana

Akilleri niye saldık meydana

Süreç makamında çığırtsın da gör