1000 erkekle birlikte olma cihadı ve Ehl-i İslam’dan Cinsel Fetvalar…

Bunları çok çabuk unuttuk.

Hani Suudi Arabistan Müftüsü Muhammed el Arifi’nin Müslüman kadınlara bir çağrısı olmuştu 2013 yılında, Suriye’de Esat Rejimine karşı çarpışan El Kaide/El Nusra militanlarının cinsel ihtiyaçları karşılanmalıydı ki, moralleri yükselsin, motive olsunlar. Peki ne yapılmalıydı? Para karşılığı mut’a nikâhı… Buna razı olan kadınlar cihat sevabı kazanacaklardı.

Bu çağrıya ilk önce Tunuslu kadınlar uymuşlar, Suriye’ye kadar giderek en az 1000 erkekle birlikte olup para ve cihat sevabı kazanmışlardı. Ve bunların çoğu da hamile olarak dönmüşlerdi ülkelerine.

Tunus’un o günkü İçişleri Bakanı Lütfü bin Cedde, esefle karşılamıştı bu durumu.

Ve Azeri Faktwber.com adlı sitede o günlerde bir başka haber yer alıyordu yine bu “cinsel cihat”la ilgili.

Okuyalım: “15 yaşındaki Suudi Arabistanlı Ayşe el Bakri, Suriye’ye gidip katıldığı cihat nikâhından geri dönüyor. Geri dönüş nedeni ise 1000’den fazla militanla yatması ve hamile kalması. Bakri, Riyad’a uçmak için uğradığı Beyrut havalimanında şunları söylüyordu: “Suudi Arabistan Müftüsü Muhammed El Arifi’nin fetvası üzerine, Suriye’ye gitme kararı aldım. Allah’a yaklaşmak için, Suriye’de Allah için çarpışan mücahitlerle nikâhlanarak birlikte oldum. Nikâhlandığım kişiler arasında Cezayir, Pakistan, Somali, Irak ve Etiyopyalılar var.”

Bakri, doğacak çocuğun babasının kim olduğunu ise bilmediğini, ama El Nusra Cephesi’nin liderinin olma ihtimalinin yüksek olduğunu da sözlerine ekliyordu.

Evet bütün bunlar olurken, Türkiye camilerinde bunlardan hiç söz edilmiyor, kürsülerden camiye ve Kur’an Kurslarına yardımın sevapları sıralanıyordu.

Şimdi birileri diyeceklerdir ki: “E canım bunlar belli zihniyettekilerin cinsel fetvaları, gerçek İslam’ı onlar mı temsil ediyor ki?”

Bunları diyenler benim “Ehl-i İslam’dan Cinsel Fetvalar” adlı kitabımı okumamış, hatta adını bile duymamış olanlardır. O kitabımda ben İslam’ın tüm mezhep, meşrep, tarikat, cemaat ve fırkalarının hepsinin cinsel fetvalarına yer verdim. Okusanız hayretten donakalırsınız, utançtan yüzünüz kızarır. Kitabımdan da birkaç örneği aşağıya alayım da konu yeterince ayrıntılansın ve aydınlansın.

İŞYERİNDEKİ ERKEĞİ EMZİREN KADINLAR TACİZDEN KURTULUR

İslam dünyasının en itibarlı eğitim kurumlarından Mısır’daki El-Ezher Üniversitesi’nin Hadis Bölümü Başkanı Prof. İzzet Atiya, “Kadınlar, aynı işyerindeki erkekleri emzirirse, akrabaya dönüşür, tacize uğramaktan kurtulur” fetvası verdi. Bu şaşırtıcı fetva, İslam dünyasında tartışma yarattı.

GELİŞMİŞ ya da gelişmemiş tüm ülkelerdeki iş ortamlarının ciddi sorunlarından biri olan kadına yönelik taciz konusuna Mısır’ın en prestijli üniversitelerinden El-Ezher Üniversitesi Hadis Bölüm Başkanı Prof. Dr. İzzet Atiya’dan gelen ve İslami kuralları alt üst eden fetva, tartışmalara neden oldu. Kadınlarla erkeklerin aynı ortamlarda çalışmasının yarattığı sorunları gidermek amacıyla kadınların erkekleri emzirmesi gerektiğini söyleyen Atiya, dini otoriteleri de kızdırdı.

Tüm dünyada İslamî araştırmalarda referans olarak kullanılan El-Ezher Üniversitesi Profesörü Atiya önerisinde, “Eğer bir kadın bir erkeği emzirirse sembolik olarak akraba haline gelirler ve bu da kadınlara yönelik tacizin önüne geçilmesini sağlar” dedi. Tartışmalara yol açan bu öneri ile ilgili El-Ezher Üniversitesi Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada ise, Prof. Dr. Atiya’nin fetvasının İslam’ı küçük düşürücü nitelikte olduğu kaydedilerek şöyle denildi: “İslam dinine göre, emzirmek doğum sonrası belli bir süreyi kapsar, sadece çocuğun annesi değil çocuğun bakıcısı için de bu kısa süre geçerlidir.”

Ancak Hadis Bölümü Başkanı Dr. Atiya buna karşı çıkarak, şöyle konuştu: “Bu öğreti yetişkinler için de uygulanabilir. Eğer bir kadın iş arkadaşını en az 5 kez emzirirse aralarında artık ailevi bir bağ kurulmuş olur. Böylece de iş yerinde yalnız kalmalarında bir mahzur olmaz.”

Prof. Dr. Atiya, Mısır’dan ve Arap dünyasından yönelen tepkilere karşılık iddiasının arkasında durarak, “Hz. Muhammed’in dönemine ait bilgilerin yanlış çevirisi nedeni ile bugün söylediğimin aksi düşünülüyor” dedi. Mısır Dini İlişkiler Bakanı Mamut Zaqzouq ise Dr. Atiya’ya bir sonraki fetvasında insan doğasına uyumlu fetvalar vermesi çağrısında bulundu.

Süt akrabalığı nedir?

İSLAM dininde “süt hısımlığı” statüsü bulunuyor. Buna göre erkekler süt anneleri ve süt hemşireleri ile evlenemiyorlar. Sütün direk kadından emilmesi şart değil, bir şekilde bir erkek bir kadının sütünü içmiş ise o erkeğin sütünü içtiği kadınla evlenmesi yasaklanmış durumda. Kardeş olmasalar bile bebek iken aynı kişinin sütü ile beslenmiş çocuklar büyüdüklerinde evlenemiyorlar.

Emzirdiği erkeğin yanında başörtüsünü çıkarabilir

KADIN ile erkeğin bir arada kalabalık ortamlarda çalışmasının sorun yaratmadığını belirten El-Ezher Üniversitesi Hadis Bölüm Başkanı Prof. Dr. İzzet Atiya, şöyle devam etti: “Asıl sorun bir kadın ile bir erkeğin iş için de olsa işyerinde yalnız yapması gereken özel toplantılarda yaşanıyor. Emzirmek özel toplantılarda yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırıyor. Ayrıca bir kadın emzirdiği bir kişinin önünde işyerinde başörtüsünü de çıkarabilir.”1 

KÜLTÜREL CİHAT

Karıma seksi giysiler giydirerek izlemek ve özlemimi gidermek istiyorum. Sakıncası var mıdır?

Gazete sayfalarında ve ekranlarda gördüğümüz güzel ve seksi giyimli kadınlar dikkatlerimizi çekmekte ve rûhumuzu etkilemektedir. Bu durum eşlerimize bakışımızı da olumsuzlaştırmaktadır. Peygamberimiz, “Gördüğü herhangi bir kadından etkilenen erkek, eşine gelerek ilişkide bulunsun” buyurarak oluşabilecek cinsel problemlere karşı sonuç alıcı bir yöntemi öğütlemiştir. Buradan hareketle Müslüman bir erkeğin eşine seksi elbiseler giydirerek yabancı kadınların oluşturduğu olumsuz etkileri gidererek kafası ve kalbini arındırmak istemesi doğaldır ve olması gerekendir. Eşinize seksi giysiler giyindirmeniz veya eşinizin bu arzunuzu sezerek size karşı erotik giyinmesi, kültürel bir cihaddır ve sevap kazandıracak bir işlemdir.2 

DEVE SIRTINDA CİNSEL İLİŞKİ

Malezya'da müftüden şok cinsellik fetvası: Erkek istediği takdirde eşiyle deve sırtında bile seks yapabilir.
Malezya'nın Perak eyaletinin müftüsü Harussani Zakaria kadınların, kocaları arzu ettiği takdirde yer ve zaman ayırt etmeksizin cinsel ilişkiye girmelerini gerektiğine dair bir fetva yayınladı.

Zakaria, kadınların eşlerinin sevişme isteğini reddedemeyeceğini de iddia ederken, aksi takdirde erkeğin "güç kullanma" ve "zorlama" hakkının olduğunu savundu.3

Aslında bu müftü bir hadise dayanıyor. İşte o hadis:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Kişi hanımını yatağa çağırınca hanımı deve üzerinde bile olsa inip, kocasının bu (cinsel ilişki) isteğine cevap versin!” Bezzar 2/181, İbni Mace 1853, Albânî Sahihu’l-Cami 547

BABANIN PENİSİ OĞLUNA TAKILIRSA, NE OLACAK O ZAMAN?

Saadet Partisi’ne yakın TV5’teki yayınlanan ‘Sabah Gündemi’ isimli programda organ nakli konusu konuşulurken, yorumcunun ağızları açık bırakan örnekler verdiği anlara ait görüntüler sosyal medyada yeniden gündem oldu.

2013 yılındaki programda “Organ nakli caiz midir” sorusunu yanıtlayan konuk Milli Gazete yazarı Mevlüt Özcan, “Hayır!” derken, gerekçe olarak ise “Bir erkeğin kız kardeşinin rahminin hanımının rahmiyle değiştirildiğini varsayalım. Ne olacak şimdi? Hakeza babanın penisi oğlunu takılırsa cinsel ilişki kime yazılacak? Kimin uzvu olacak bu uzuv?” ifadelerini kullanmıştı.

Özcan’ın sözleri, gericiliğin insan aklını zorlayacak derece aşağıya çeken seviyesini bir kez daha gözler önüne sermişti.4 

CÜBBELİ’DEN PENİS DUASI

Kamuoyunda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'nün, İsmailağa Cemaati'nin yayınevi Tuana Basın Yayın'dan çıkan "Şifa Ayetleri" isimli kitabı tartışma yarattı. Cübbeli Ahmet kitabında insan bedeninin penis dahil her organını iyileştirmek için bir ayetin olduğunu ileri sürdü.

Cübbeli Ahmet kitabının ilk sayfalarında kitapla ilgili şu ifadeler yer aldı:

"Bu faydalı bahis, insanın kendi uzuvlarının yahut başka birinin azasından her bir uzvun tek tek şifasıyla ilgili olarak insanın bilmek istediği hususlarda olacaktır.

Bir gün ben şeyhimizle beraber oturuyorken yanına Mustafa İbni Bey bulunuyordu, onlar bazı mevzularda konuşuyorlarken şeyhimiz ona:

'Adem oğlunun her bir uzvunun şifası için okunabilecek bir ayet mutlaka mevcuttur ki, onu bilen bilmiştir, bilmeyen de bilmemiştir' dedi.

O zaman ben içimden 'Mutlaka ben bunu şeyhimizden istemeliyim, ola ki o kerem ve ihsanıyla bu ilmi bana verir' diye düşündüm ve sonra bu düşüncem fi'liyata geçirdim, o da bana bu iyiliği yaptı. Allah-u Te'ala benim tarafımdan onu kendi rızasıyla mükafatlandırsın.

Ben bu konuda başlı başına bir eser yazan veya başka bir yerde bunları ardarda zikreden birini görmedim."

Cübbeli Ahmet kitabında, erkek cinsel organına okunması gerektiğini ileri sürdüğü ayetlere de yer verdi. Cübbeli Ahmet, erkek cinsel organına okunacak ayetlerle “kişi ebediyen iktidarsızlık görmez ve çok güçlü olacağından dolayı ölünceye kadar hiçbir itirazla karşılaşmaz” ifadelerine yer verdi. Cübbeli Ahmet'in "ölünceye hiçbir itirazla karşılaşmaz" sözleriyle ne demek istediği kafa karıştırdı.

Cübbeli Ahmet, "Erkeğin tenasül uzvu için okunacaklar" için dört ayrı tertip olduğunu söyledi.

Birinci tertip için "Bakara Suresi'nin iki yüz altmışıncı ayet-i kerimesinin bir kısmı bir miktar suya okunur, sudan biraz alınıp tenasül uzvuna serpilir ve suyun kalanı içilir" diye yazan Cübbeli Ahmet, ikinci tertipte ise "tenasül uzvunun zayıflığını gidermek için okunması gerektiğini" ileri sürdüğü ayeti paylaştı.

Cübbeli Ahmet kitabında ikinci, üçüncü ve dördüncü tertipler için şu satırları yazdı:

"İkinci tertip: Tenasül uzvunun zayıflığının izalesi (giderilmesi) için el-Adiyat Suresi okunup uzva üflenir.

Üçüncü tertip: ... İsm-i şerifi okunup uzva üflenir. Bu isimle beraber ... ism-i şerifi okunup uzva üflenirse daha iyi olur.

Dördüncü tertip: Sabah akşam şu yedi ism-i şerifi yüz kere okumaya devam eden kişi ebediyen iktidarsızlık görmez ve çok güçlü olacağından dolayı ölünceye kadar hiçbir itirazla karşılaşmaz, yani kimsenin itirazı onu aciz bırakamaz."

Cübbeli Ahmet'in penise duayı penis sahibinin mi yoksa birlikte olacağı kişinin mi okuyacağına dair bir açıklamada bulunmaması dikkat çekti.5

1) Hürriyet Gazetesi-30.05.2010 
2) https://www.mumsema.org/gusul-ve-abdest/265261-cinsel-konular-hakkinda-fikhi-sorular-ve-cevaplar.html